Tadı bu kadar ekşi olmasına ve üstelik tek başına da yenilmemesine rağmen limon, başka hiçbir meyve ile kıyaslanamayacak ölçüde insan hayatında önemlidir. Limonu bu şekilde kıymetli kılan onun bir mutfak unsuru olması değildir. Dikkatle düşünüldüğünde her zaman evlerde bulundurulmasına özen gösterilen bu meyvenin içinin, dışının hatta kokusunun temizlikten kozmetiğe hayatın her alanına faydalar sunduğu anlaşılır. Hasta olunca şifa bulmak üzere ilk akla gelendir. Rengi sarının en güzel, en tatlı tonudur. Şekli, yuvarlaklığıyla farklı hayaller kurmaya fırsat verir. Dört mevsim yapraklarını dökmediği için her dem bulunduğu bahçede görsel bir şölen yarattığı gibi etrafa yaydığı kokusuyla dimağı şenlendirir. Suyundan elde edilen limonata, yapılması en zahmetsiz ama en ferahlatıcı içecektir. Geçmişten günümüze sanatın her alanında ilgi çekici bulunmuş bir metafordur. Kısacası olmazsa olmaz denilecek türden tabiatın insanlığa armağan ettiği mucizevi bir meyvedir.
Bu makalede önce limonun tarihçesi araştırılmış, adlandırılması ile ilgili kuramsal bir derleme oluşturulmuştur. Klasik Türk edebiyatında insana dair her unsurun bir şekilde yerini bulduğu gerçeğinden hareketle de metinler aracılığıyla bir meyve olarak limonun izi sürülmüştür. Başta divanlar olmak üzere manzum ve mensur eserler taranmış limonun klasik Türk edebiyatı metinlerinde kullanılış biçimleri tespit edilmiştir. Müelliflerin hangi duygu ya da durumu ifade etmek üzere limonu hatırladıkları, hangi çağrışımlarını kullandıkları değerlendirilerek limon etrafında oluşan anlam çerçevesi ele alınmıştır. Tespitlerde limon ve onunla alakalı unsurların edebiyatın mecazlar aynasına yansıyan görüntüleri ortaya konulmuştur.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Ekim 2021 |
Gönderilme Tarihi | 21 Eylül 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 |