This study focuses on the potential of the remix phenomenon to be used in the field of architectural design and discusses the sample building, AIATSIS (Australian Institute Of Aboriginal And Torres Strait Islander Studies). The building, designed by ARM Architecture, refers to Le Corbusier's Villa Savoye, which was completed in France in 1930. Architect Howard Raggatt states that they established a relationship with Villa Savoye through the criticism of modernization in this project. In this context, the designed negative twin is known in the professional media as Black Villa Savoye. The building formally repeats the facade of Villa Savoye, reflecting the aura of the original building. Within the scope of the study, the AIATSIS building is examined based on the remix classification of Eduardo Navas, through the original-successor relationship. Based on the definition of Navas, it is seen that a design method similar to selective remix and reflexive remix is used. It is clear that with the definitions or classifications to be made in the architectural design, different readings and evaluations of remix types can be put forward. At this point, it is aimed to contribute to the literature focusing on the original-copy relationship in architectural design.
Bu çalışma, remiks olgusunun mimari tasarım alanında kullanım potansiyeline odaklanmakta ve örneklem AIATSIS (Australıan Institute Of Aboriginal And Torres Strait Islander Studies) binası, üzerinden tartışmaktadır. ARM Mimarlık tarafından tasarlanan bina, 1930 yılında Fransa’da inşaatı tamamlanan, Le Corbusier’nin ikonik tasarımı Villa Savoye yapısına atıfta bulunmaktadır. Tasarımcı ekibin lideri Howard Raggatt, projede modernleşme eleştirisi üzerinden Villa Savoye ile ilişki kurduklarını dile getirmektedir. Bu çerçevede, üretilen negatif ikiz, mesleki medyada Siyah Villa Savoye olarak anılmaktadır. Villa Savoye’un özellikle ön cephesini biçimsel olarak tekrar etmekte, özgün yapının aurasını yansıtmaktadır. Çalışma kapsamında AIATSIS binası, Eduardo Navas’ın remiks sınıflandırması temel alınarak özgün-ardıl ilişkisi üzerinden incelenmektedir. Navas’ın tanımlaması üzerinden seçici remiks ve dönüşlü remiks uygulamaları ile benzerlik gösteren bir tasarım yönteminin kullanıldığı görülmektedir. İlk versiyonu bir bütün olarak hatırlatacak referansları korumakta ancak eksiltme ve genişletmeler ile tasarımı yeniden üretmektedir. Mimarlık disiplini özelinde yapılacak tanımlama ya da sınıflandırmalar ile remiks çeşitlerine dair farklı okuma ve değerlendirmelerin ortaya konabileceği açıktır. Bu noktada çalışma ile mimari tasarımda özgün-kopya ilişkisine odaklanan literatüre katkı sağlamak amaçlanmaktadır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Mimari Tasarım |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 25 Ağustos 2023 |
Gönderilme Tarihi | 31 Temmuz 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 1 Sayı: 2 |