Milletlerin hayatlarında zamana damgasını vuran bazı olaylar ve şahsiyetler hep var olmuştur. Türk milletinin de tarihinde, bağımsızlık için ter döken ve bu mücadelede bizzat rol alan eşsiz kimseler mevcuttur. İşte Mehmet Akif (Ersoy) da tartışmasız bunlardan birisidir. Kendisi yaşadığı dönemde, çevresiyle olan ilişkilerinde ve eserlerinde çağının durumunu, milletinin bilinmez bir girdaba sürüklenişini ve bu halden kurtuluş yollarını çok iyi analiz etmesiyle bu övgüye layık görülmüştür.
Edepsizliğin başladığı yerde edebiyatın bittiğini söyleyen, sanat sanat için değil toplum için yapılır diyen ve Tanzimat’tan sonraki kilometre taşlarından biri olan Mehmet Akif, inandığını hayatında yaşayan ve prensiplerinden asla vazgeç(e)meyen biri olarak bilinen bir kişiliktir. Bunların yanı sıra başını her daim dik tutmasını bilen ve sahip olduğu her şeyini vatanı, milleti ve dini uğruna feda etmekten çekinmeyen, bütün mücadelesinde ufak bir menfaat dahi beklemeyen hatta kendi dertlerini tasa etmeyip toplumun yaralarıyla hem hal olan bir münevverdir.
Biz de çalışmamızda kendi devrinin fırtınasıyla yoğrulan düşüncelerinin lügati olan Safahat’ı inceleyip Akif’in eğitim anlayışını ortaya koymaya çalıştık. Çalışmamızın amacı, Mehmet Akif’in eğitim görüşünden yola çıkarak bu bağlamda milli şairin günümüze de ışık tutacak eğitim öğretilerini ve düşüncelerini ortaya koymaktır.
Anahtar sözcükler: Mehmet Akif Ersoy, Milli Şair, Safahat, eğitim.
Bölüm | İnceleme/Derleme Yazıları |
---|---|
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 13 Nisan 2017 |
Gönderilme Tarihi | 4 Ocak 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Sayı: 41 |