Keçeci-zâde İzzet Molla (1786-1829), one of the last
representatives literary works and repartee of Classical Turkish Literature,
besides his humorous style in these works, is recognized with his witty
personality as one of the most popular persons in the poetry meetings. İzzet
Molla, described as a colorful personality, spent his entire life, which is
defined as “the most remarkable novel of his time”, spoke without any
hesitation, and could admit all sorts of punishment and could not afford to
misrepresent any kinds of misdeeds and misunderstandings he saw. Many of the sources
mentioning İzzet Molla, along with examples from his works, have also included
humorous narratives and satires around his personality, and pointed out that it
would be useful to bring them together. These narratives, which include
different historical events, satires, humor or anecdote, embody the environment
where the poet lived, the literary environments of the period and the sense of
humor, besides the humorous personality of the poet. In this study, the humorous narratives formed
around Keçeci-zâde İzzet Molla were collected by reviewing the scattered
resources where they were included and 41 different texts were identified,
these works have been studied by basing on the work of “Bektashi Jokes in
Turkish Literature” by Professor Dr. Dursun Yıldırım, the nature of these
narratives has been investigated in terms of literature, and whether
Keçeci-zâde İzzet Molla could be accepted as an item of joke in the joke types
present in our literature. The texts identified were added to the end of this
study to be used as a source of research in the fields of cultural history and
literature.
Klasik
Türk Edebiyatının son temsilcilerinden olan Keçeci-zâde İzzet Molla
(1786-1829), edebî eserleri ve bu eserlerdeki mizahi üslubu yanında
hazırcevaplığı, nüktedan kişiliği ile döneminin şiir meclislerinin aranan bir
ismi olarak tanınmaktadır. Renkli bir kişilik olduğu nakledilen İzzet Molla,
“devrinin en dikkate değer romanı” olarak nitelenen hayatı boyunca yeri
geldiğinde sözünü çekinmeden sarf etmiş ve her türlü cezayı göze alarak gördüğü
yanlış ve hataları hicvetmekten kendini alamamıştır. İzzet Molla’dan bahseden
kaynakların pek çoğu onun eserlerinden örnekler yanında kişiliği etrafında
oluşmuş mizahî anlatılara ve hicivlere de yer vermişler, bunların bir araya
getirilmesinin faydalı olacağına işaret etmişlerdir. Kaynakların bazen sadece
tarihî bir olay veya hiciv, nükte, fıkra, anekdot gibi farklı kayıtlarla yer
verdiği bu anlatılar, şairin eserlerine yansıyan mizahi kişiliğinin yanında
içinde bulunduğu çevreyi, dönemin edebî muhitlerini ve mizah anlayışını
somutlaştırmaktadır. Bu çalışmada, Keçeci-zâde İzzet Molla etrafında oluşan
mizahi anlatılar dağınık bir şekilde yer aldıkları kaynaklar taranarak bir
araya getirilmiş ve 41 farklı metin tespit edilmiştir. Bu metinler, Prof. Dr.
Dursun Yıldırım’ın Türk Edebiyatında Bektaşi
Fıkraları adlı eseri esas alınarak incelenmiş; edebiyat bilimi açısından bu
anlatıların niteliği ile edebiyatımızda mevcut fıkra tipleri içinde Keçeci-zâde
İzzet Molla’nın bir fıkra tipi olarak kabul edilip edilemeyeceği
araştırılmıştır. Tespit edilen metinler, kültür tarihi ve edebiyat alanlarında
yapılacak araştırmalarda kaynak olarak kullanılmak üzere çalışmanın sonuna
eklenmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sanat ve Edebiyat |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 12 Aralık 2018 |
Gönderilme Tarihi | 20 Kasım 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 11 Sayı: 24 |