When the place is thought as publicly and privately, it becomes known with religion, culture, class, and gender by going beyond just being a home or a country. Therefore, although the adoption of a physical unit is intended to meet concrete needs at the beginning, the meanings it gains in the process is inherent to certain experiences. At this point, a fictional or physical place should be examined with the symbols that are loaded in time but actually constitute an important part of the social/ cultural structure. While cultural symbols form a power that shapes gender roles in the process of socialization, this formation turns into cultural codes of social memory through various cultural elements and by going through a certain phase. Thus, it is seen that places are matched with genders by acquiring figurativeness sometimes in accordance with the forms, sometimes how they are used, their usage practices or their positioning in social perception. In this sense, especially folk culture elements in which social acceptances are shaped can be seen as one of the important areas where the relationship between gender and place can be read in parallel with social acceptances.
As a matter of social hierarchy, the direct or indirect relationships of the communities that belong to the same cultural structure create a gender distinction that can be encountered in almost every culture. This situation also carries an individual or a collective value. Within this scope, the relation of gender and place, whose primary field of occupation is culture in folk culture, can create a wide working area holding different perspectives. From this point of view, Dede Korkut stories which present many things about Turkish culture as a whole should also be examined within the relationship between gender and place. The image of physical, fictional and social place in the stories constitutes the main subject of the research. In this study, the link between the space setup in Dede Korkut stories and the social setup of daily life has been tried to be determined, and the values attributed on gender and place have been emphasized through feminine and masculine codes. Throughout the study, phenomenon of place has been seen and studied as part of the production of gender-based roles and the construction process of sociality based on the detection of determining factors in the relationships between men and women.
Mekân, kamusal ve özel olarak düşünüldüğünde sadece ev ya da yurt olmanın ötesine geçerek dinle, kültürle, sınıfla, cinsiyetle anılır hale gelir. Bu nedenle fiziki bir birimin benimsenmesi başlangıçta somut ihtiyaçları karşılamaya yönelik olsa da süreç içerisinde kazandığı anlamlar, belirli deneyimlere içkin bir durumdur. İşte bu noktada kurgusal veya fiziki bir mekân ona zamanla yüklenen ama gerçekte toplumsal/kültürel yapının önemli bir kısmını oluşturan simgelerle incelenmelidir. Kültürel simgeler toplumsallaşma sürecinde, cinsiyete dayalı rolleri şekillendiren bir güç oluştururken, bu biçimleniş çeşitli kültürel unsurlar aracılığıyla belli bir aşamadan geçerek toplumsal belleğe ait kültürel kodlar haline dönüşmektedir. Böylelikle bazen formlar bazen de onların nasıl kullanıldığı, kullanım pratikleri ya da toplumsal algıda konumlanma şekilleri doğrultusunda mekânların simgesellik kazanarak cinsiyetlerle eşleştirildiği görülmektedir. Bu bağlamda, özellikle toplumsal kabullerin şekillendiği halk kültürü öğeleri, cinsiyet-mekân arasındaki ilişkinin toplumsal kabullere paralel okunabileceği önemli alanlardan biri olarak görülebilir.
Toplumsal hiyerarşi gereği aynı kültürel yapıya ait toplulukların birbirleriyle dolaylı ya da dolaysız ilişkileri hemen her kültürde izleğine rastlanılabilecek bir cinsiyetler arası ayrım alanı yaratmaktadır. Bu durum aynı zamanda bireysel ya da kolektif bir değer taşımaktadır. Bu çerçevede, birincil uğraş alanı kültür olan halkbilimi içerisinde cinsiyet ve mekân ilişkisi, farklı perspektifler barındıran geniş bir çalışma alanı oluşturabilir. Buradan hareketle Türk kültürüne dair birçok şeyi bir bütün halinde sunan Dede Korkut Hikâyeleri, cinsiyet-mekân ilişkisi içerisinde de irdelenmelidir. Hikâyelerde yer alan “fiziki, kurgusal ve toplumsal mekân” imgesi, araştırmanın temel konusunu oluşturmaktadır. Çalışmada, Dede Korkut Hikâyelerinde yer alan mekân kurgusu ile günlük yaşama ait toplumsal kurgu arasındaki bağ tespit edilmeye çalışılmış, dişil ve eril kodlar aracılığıyla toplumsal cinsiyet ve mekânlara yüklenen değerler üzerinde durulmuştur. Çalışma boyunca mekân olgusu, kadın-erkek ilişkilerindeki belirleyici unsurların tespiti noktasında cinsiyete dayalı rollerin üretimi ve toplumsallığın inşa sürecinin bir parçası olarak görülmüş ve irdelenmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Türk Halk Bilimi |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Eylül 2020 |
Gönderilme Tarihi | 28 Mayıs 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 13 Sayı: 31 |