Karagöz, which is one of the important plays of Turkish history and culture, contains many elements, especially laughing and entertaining elements. In this play, which has taken place in the social memory for centuries and was performed before the public especially in special ceremonies such as weddings and circumcisions in the old periods, the language of laughter created with Karagöz and Hacivat types and other types has enabled all kinds of subtleties of the art of humour to be revealed. Due to the role of humour in communication, it is one of the main features of the shadow play that humour is presented with a different structure and some violations occur in the dialogues. The principle of co-operation put forward by Paul Grice is also based on these violations in the speech process. According to this principle, there are four basic principles that the speaker should adhere to during the communication process. These are categorised as quantity, quality, relevance and style. According to the principle of quantity, the speaker should make a sufficient contribution to the conversation instead of giving too much information. According to the principle of quality, the speaker should act in accordance with the value of honesty and pay attention not to give false information. According to the principle of relevance, the speaker should express his/her thoughts on the topic without breaking away from the context in the communication process. According to the principle of style, the speaker should be clear in his/her statements and should not create a cognitive imbalance in the minds of the other party. Since the contradiction that arises as a result of the violation of these principles from time to time feeds the art of humour, the effects of this have been seen in the Karagöz play. Therefore, in the process of the emergence of humour, it was tried to reveal with examples how the characters in Karagöz violated the principle of cooperation.
Communication culture Grice principle of cooperation Karagöz.
Türk tarihinin ve kültürünün önemli ölçüde beslenmesine kaynaklık eden Karagöz, içinde güldürücü ve eğlendirici unsurlar başta olmak üzere birçok ögeyi barındırmaktadır. Toplumsal bellekte asırlarca yer edinmiş, eski dönemlerde özellikle düğün, sünnet gibi özel törenlerde halka karşı icra edilen bu oyunda, Karagöz ve Hacivat tipleri başta olmak üzere farklı nitelikleri kendi içinde barındıran diğer tiplerle yaratılan gülmece dil, mizah sanatının her türlü inceliklerinin ortaya koyulmasını sağlamıştır. Mizahın iletişimdeki rolü gereği farklı bir yapıyla ortaya koyulması, tiplerin kurduğu tümcelerde bazı ihlallere gidilmesi, gölge oyununun temel özelliklerinden biri olmuştur. Grice’ın ortaya koyduğu işbirliği ilkesi de konuşma sürecinde yerine getirilmediğinde bu ihlallerden biri olarak görülmektedir. Bu ilkeye göre konuşmacının, iletişim sürecindeyken bağlı kalması gereken dört temel ilke vardır. Bunlar; Nicelik, nitelik, bağıntı ve tarz olarak sınıflandırılır. Nicelik ilkesine göre; konuşur, gereğinden çok bilgi vermek yerine konuşmaya yeterli düzeyde katkı sağlamalıdır. Nitelik ilkesine göre; konuşur, dürüstlük değerine uygun davranmalı, yanlış bilgi vermemeye önem göstermelidir. Bağıntı ilkesine göre; konuşur, iletişim sürecinde bağlamdan kopmadan ele alınan konuyla ilgili düşüncelerini dile getirmelidir. Tarz ilkesine göre ise; konuşur, ifadelerini beyan ederken açık olmalı, karşı tarafın zihninde bir bilişsel dengesizlik yaratmamalıdır. Zaman zaman bu ilkelerin ihlali sonucunda ortaya çıkan aykırılık, mizah sanatını beslediği için bunun etkileri Karagöz oyununda görülmüştür. Bundan kaynaklı olarak da mizahın ortaya çıkış sürecinde Karagöz oyunundaki tiplerin işbirliği ilkesini nasıl ihlal ettiği örneklerle ortaya koyulmaya çalışılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Dil Çalışmaları |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 12 Haziran 2023 |
Gönderilme Tarihi | 2 Nisan 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 16 Sayı: 42 |