(08.01.2015)." />
State which operates in a country as the most powerful and superior is a lively entity by means of executive administration. However the component which transfers the state from the abstract concept to concrete reality, living in the realm of state. Therefore the human constitutes the most important component of the concept of state. The administration, which is an executive instrument, can be gained reality in the essence of human. The main objective of this essay is to emphasize the truth of being the main aim of the administration is not to be a means of human, but it is the fundamental aim of it from the advice “You have to keep alive the human if you want to keep on the essence of state!”. In this context, the human has qualified as an autonomous living being and has directly reconciled with the principle of subsidiarity which is the principle of organization. As a concept, the autonomous human changes the comprehension of administration and the state will be able to keeps on its presence as long as being existed the human and it sets a model for administration which reaches the 22th century securely. In this context, this study is trying to analyze the model of state and administration, varying according to autonomous human and need to be hanged comprehension. At the same time, in this study it is emphasized that the need to enter into a process of change according to the role of autonomous human.
Government Administration Autonomy Autonomous Human The Principle of Subsidiarity
Devlet bir ülkede en üst ve en güçlü kurum olarak yürütme aracı olan yönetim sayesinde faaliyetlerini sürdüren canlı bir varlıktır. Ancak devleti soyut bir kavramdan somut bir gerçekliğe taşıyan unsur ise devlet çatısı altında yaşayan insanlardır. Dolayısıyla insan devlet kavramının en temel unsurunu oluşturmaktadır. Devletin yürütme aracı olan yönetim ise insanın varlığında gerçeklik kazanabilmektedir. Bu çalışmamızın temel çıkış noktası “İnsanı yaşat ki devlet yaşasın!” öğüdünden insanın bir araç değil, bir amaç olduğunun vurgusunun yapılmasıdır. Bu kapsamda insan özerk bir varlık olarak nitelendirilmiş ve bir örgütlenme ilkesi olan yerellik ilkesi ile doğrudan bağdaştırılmıştır. Bir kavram olarak özerk insan yönetim anlayışını değiştiren ve insanın var olduğu sürece devletin varlığını sürdürebileceği ve yönetimin 22. yüzyıla güvenle taşınabileceği bir modeli oluşturmaktadır. Bu kapsamda çalışmamızda literatür taraması yöntemi kullanılarak devletin ve yönetimin özerk insan modeline göre değişen ve değişmesi gereken anlayışı sorgulanmaya çalışılmıştır. Aynı zamanda çalışmamızda yönetimin rolünün özerk insan olgusuna göre değişim sürecine girmesi gerekliliği vurgulanmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 16 Ocak 2015 |
Gönderilme Tarihi | 15 Temmuz 2014 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2014 Cilt: 6 Sayı: 11 |