Öz
Dünyada meydana gelen iktisadi gelişmeler hep mevcut durumun aksine daha iyi şartların gerçekleştirilebilmesi adına yapılan arayışlar neticesinde ortaya çıkmaktadır. Bu açıdan tarihte meydana gelen iktisadi gelişmeler aynı zamanda teknolojik, sosyal, ekonomik kalkınma gibi açılardan gelişmelerin yaşanmasını da sağlamıştır. Topyekûn gerçekleşen bu gelişmeyle beraber toplumların servet ve konfor seviyesi artmıştır. Ancak bu alanlardaki artışların yanı sıra gerçekleşmesi beklenen insan unsurunun gelişimi geride kalmış, göz ardı edilmiştir. Toplumların kapitalizme geçiş yaptığı 1994 yılı da bu minvalde ele alınarak değerlendirilebilecek bir dönemdir. Nitekim bu tarihte içerisinde bulunduğu sosyal ve iktisadi şartlar içerisinde Muhammad Akram Khan, kaleme aldığı “İslam İktisadına Giriş” adlı eseriyle bu durumu tahlil ve tenkit etmiştir. Yazar, bu eserinde İslam iktisadının niteliğini, metodolojisini, uygulanmasını ve gelişimini ele alarak, toplumların arayışta olduğu iktisadi düzenin İslam iktisadıyla gerçekleştirilebileceğini göstermektedir. Kapitalist ve İslami iktisat düzenlerini karşılaştırmalı olarak ele alan yazar, iktisadi gelişimin insan unsurunun gelişimini de içermesi gerektiği ve müreffeh bir sistemin ancak bu şekilde gerçekleştirilebileceğini ortaya koymaktadır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | İslam Ekonomisi |
Bölüm | Kitap Tanıtımları |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2024 |
Gönderilme Tarihi | 6 Haziran 2024 |
Kabul Tarihi | 29 Haziran 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 4 Sayı: 1 |