Türkiye’de incelediğimiz dönemde tarımın modern makine ve aletlerle donatılması politikası siyasi otoriteler tarafından büyük bir kararlılıkla sürdürülmüştür. Bunun sonucu özellikle 1950’den itibaren ülke tarımında hızlı bir makineleşme sürecine girilmiştir. İkinci Dünya Savaşı yıllarında gıda maddeleri, özellikle de hububat kıtlığı yaşandığı için tarımsal üretimi artırmak yaşamsal bir öneme sahipti. Bu dönemde ekilemeyen toprakların tarıma açılabilmek ve tarımda üretimi artırmak ülkedeki mevcut organik güçlerle mümkün olmadığından hükümetler makineleşmeyi bir zorunluluk olarak görmüşlerdir.
Tarımda mekanizasyon ve ileri teknoloji kullanılması ise üretimdeki verimliliği, diğer bir deyişle üretim girdileri başına çıktıların daha fazla olmasını sağlamakla birlikte, ürün kalitesini de iyileştirmektedir. Bu nedenle makineleşme sayesinde tarımsal üretim arştı sağlayarak nüfusumuzu besleyebilmek, diğer sektörlere kaynak sağlayabilmek, ulusal gelirimizi artırmak ve döviz geliri sağlamak, her zaman olduğu gibi incelediğimiz dönem için de, Türkiye’nin öncelikli hedeflerinden biriydi.
Çalışmamızda Türkiye tarımında mekanizasyonun 1948’den itibaren başlatılma nedenleri, makineleşmenin seyri ve sonuçları üzerinde durulmuştur. Ele aldığımız dönem öncesi ülkemiz tarımında makineleşme konusu hakkında da bilgi sunulmuştur.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | SOSYAL, BEŞERİ VE İDARİ BİLİMLER |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Mart 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Sayı: 13 |
DERGİPARK Bünyesinde Faaliyet Gösteren MECMUA Sosyal Bilimler Alanında Yayımlanan
Uluslararası Hakemli Bir Dergidir