Aim:
Comparison of external dacryocystorhinostomy (DSR) and transcanalicular
multidiod laser dacryocystorhinostomy (TK-DSR) results in acquired nasolacrimal
duct obstruction cases.
Methods:
Data of patients diagnosed with acquired nasolacrimal duct obstruction and
operated were retrospectively screened. The results of external DSR surgeries
in 49 eyes of 47 patients and TK-DSR surgeries in 35 eyes of 34 patients were
compared. Patients' nasolacrimal passageway clearance was checked on
postoperative tenth day, and later on the first, third, sixth and twelfth
months.
Results: In
our study, surgical success rate determined at the twelfth month was 65.3% in
TK-DSR cases and 86.1% in external DSR cases. Mean operation duration was 53.02
± 5.04 minutes in the external DSR group and 22.62 ± 3.72 minutes in TK-DSR
group. In TK-DSR group, nasal synechia was seen in 6 patients (17.1%), concha
burn in 2 patients (5.7%) and canalicular occlusion in 1 patient (2.8%); while
hemorrhage was observed in 16 patients (32.6%) and skin fistulae developed in 2
patients (4.1%) in external DSR group.
Conclusion:
Despite advantages of TK-DSR, such as shortened operation time, less bleeding,
no need for skin incision, and less damage to the lacrimal pump system,
surgical success rates seem to be higher in external DSR. Appropriate surgical
technique should be applied to appropriate patients considering the advantages
of surgical techniques and success rates..
Amaç:
Edinsel nazolakrimal kanal tıkanıklığı olan olgularda eksternal
dakriyosistorinostomi(DSR) ve
transkanalikuler multidiod lazer dakriyosistorinostomi(TK-DSR) sonuçlarının
karşılaştırılması.
Yöntemler:
Edinsel nazolakrimal kanal tıkanıklığı tanısı konulan ve opere edilen
hastaların verileri retrospektif olarak tarandı. 47 hastanın 49 gözüne yapılan
eksternal DSR ameliyatları ile 34 hastanın 35 gözüne yapılan TK-DSR
ameliyatlarının sonuçları karşılaştırıldı. Hastaların nazolakrimal pasaj
açıklığı postoperatif 10. gün, 1, 3, 6 ve 12.aylarda kontrol edildi.
Bulgular:
Çalışmamızda 12. ayda saptanan cerrahi başarı oranı TK-DSR olgularında % 65,3,
eksternal DSR olgularında % 86,1 idi. Ortalama ameliyat süresi eksternal DSR
grubunda 53,02±5,04 dakika, TK- DSR grubunda 22,62±3,72 dakikaydı. TK- DSR
grubunda 6 hastada (%17.1) nasal sineşi, 2 hastada (%5.7) konka yanığı, 1
hastada (%2.8) kanalikül oklüzyonu komplikasyon olarak görülürken, eksternal
DSR grubunda 16 hastada (%32.6) kanama, 2 hastada (%4.1) cilde fistül gelişti.
Sonuç: TK-
DSR operasyon süresinin kısalığı, kanamanın daha az olması, cilt insizyonuna
gerek kalmaması ve lakrimal pompa sisteminin daha az zarar görmesi gibi
avantajları olmasına karşın cerrahi başarı oranları eksternal DSR’de daha yüksek
görünmektedir. Cerrahi teknik üstünlükleri ve başarı oranları göz önünde
bulundurularak uygun hastalarda uygun cerrahi teknik uygulanmalıdır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Cerrahi |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Temmuz 2017 |
Gönderilme Tarihi | 8 Nisan 2017 |
Kabul Tarihi | 21 Mayıs 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Cilt: 1 Sayı: 2 |
Bu Dergi Creative Commons Atıf-GayriTicari-AynıLisanslaPaylaş 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.