Freedom of communication and freedom of expression are covered by basic human rights. However, the use of these rights requires legal limits. These legal boundaries determine the law of mass communication. Media as the manifestation of mass communication is often the most important instrument that political powers use to impose their world views and to convince people of the correctness of their activities. Media is also extremely effective in the formation of islamophobia in western society. Especially after the September 11 attacks, increasingly Islamophobic publications should be considered in the context of mass communication law. In fact, false and deliberate news about Muslims through mass media has a manipulative function in western societies. In this article, after the mass communication law and Islamophobic publications are considered separately, an international evaluation of Islamophobic publications in the context of mass communication law has been made. National legislation was excluded from the study. The legal position of these publications has been put forward by an analytical method considering only the international agreements.
mass communication mass communication law Islamophobia Islamophobic Publications freedom of expression
İletişim ve ifade özgürlüğü temel insan hakları kapsamında yer almaktadır. Ancak bu hakların kullanımında hukuki sınırların gözetilmesi gerekir. Bu hukuki sınırları kitle iletişim hukuku belirler. Kitle iletişimin bir tezahürü olan medya çoğu zaman siyasi iktidarların, kendi dünya görüşlerini empoze edebilmek ve insanları yaptıkları faaliyetlerin doğruluğuna inandırmak için kullandıkları en önemli enstrüman olmaktadır. Yine mеdyа, Bаtılı toplumlardaki İslаm vе Müslümаn аlgısındа vе İslаmofobinin oluşumundа son dеrеcе еtkilidir. Özellikle 11 Eylül saldırılarından sonra artan bir şekilde devam eden İslamofobik yayınlar kitle iletişim hukuku bağlamında ele alınmalıdır. Zira kitle iletişim araçları vasıtasıyla İslаmofobi özеlindе Müslümаnlаrа yönеlik yаpılаn yаnlış ve kаsıtlı hаbеrlеr, söz konusu anlayışın batı toplumlаrının kolеktif bilinçlеrinе sаğlаm bir şеkildе yеrlеştirilmеsi noktаsındа еtkin bir mаnipülаtif fonksiyon icrа еtmеktеdir. Bu makalede kitle iletişim hukuku ve İslamofobik yayınlar konuları kısaca ele alındıktan sonra uluslararası boyutuyla İslamofobik yayınların kitle iletişim hukuku bağlamında bir değerlendirmesi yapılmıştır. Ulusal mevzuat çalışmanın dışında bırakılmış, sadece belli başlı uluslararası anlaşmalar dikkate alınarak söz konusu yayınların hukuki konumu analitik bir yöntemle ortaya konulmuştur.
İslamofobi Kitle İletişim Kitle İletişim Hukuku İslamofobik Yayınlar İfade Özgürlüğü
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Derleme Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 1 Sayı: 2 |
MEDYA VE DİN ARAŞTIRMALARI DERGİSİ (MEDİAD) - JOURNAL OF MEDIA AND RELIGION STUDIES
This journal is licensed under a Creative Commons Attribution 4.0 International License.