Dünyada yaşanan gelişme ya da problemlere bağlı olarak artma veya azalma eğilimine giren, ancak hiçbir zaman ortadan kalkmayan kitlesel göç, son yıllarda sığınmacı, mülteci ve göçmenlerin sayısındaki olağanüstü artışla bir daha çok sayıdaki ülkenin temel sorunu hâle gelmiş vaziyettedir. Ortadoğu ve Önasya’daki bazı devletlerin resmen olmasa da fiilen işlevsiz hâle getirilerek kabile ve mezhep düzeyinde parçalanmalara ve çatışmalara zemin hazırlanması, buna bağlı olarak kitlesel katliamların ve yasa dışı eylemlerin sıradanlaşarak yaygınlaşması, kişilerin başvuracakları adlî mekanizmaların işlevini kaybetmesi, pek çok kişinin ve grubun haklarının gasp edilmesine ve mağdur hâle gelmesine sebebiyet vermiştir. Bu durum çok sayıda insanın doğup-büyüdükleri ülkelerinden göç etmeye, yaşadığı coğrafyayı, iklimi, kültürü, dili ve yaşayışı değiştirecek şekilde başka ülkelerin kapılarını çalmalarına yol açmaktadır. Nitekim bu çalışmaya konu olan Suriyeliler ülkelerinde yaşanan iç savaştan, Afganistanlılar kökleri 1979’a kadar giden ve 2001’de başka bir şekle bürünen işgal, iç savaş ve çatışmalar ile hâlen Taliban rejiminin olası şiddet politikalarından, sosyo-ekonomik istikrarsızlık ve güvensizlikten, Iraklılar da ABD işgali sonrası ortaya çıkan IŞİD saldırıları, derinleşen siyasi iktidarsızlıklar ve artan şiddet eylemlerinden dolayı ya hedef ülke ya da geçiş ülkesi olarak Türkiye’nin kapısını çalmaktadırlar.
Bu çalışma araştırmacının doktora tezi kapsamında yaptığı etnografik araştırmanın ön bulgularına dayanmaktadır. 2010 yılından itibaren Türkiye’ye sığınan ve 2021-2022 yılları arasında Düzce'de bulunan Iraklı, Suriyeli ve Afgan 39 mülteci erkekle derinlemesine görüşmelerin yapıldığı nitel bir araştırmaya dayanmaktadır. Araştırmada farklı ülkelerden gelen mültecilerin Türkiye’ye göç etmeden önce ülkelerinde yaşadıkları olaylar, göç etmeye karar verme süreçleri ve göç yolculuğunda yaşanan deneyimleri ele alınmıştır. Suriyeli, Iraklı ve Afganistanlı mülteciler açısından göçten önce ülkelerinde yaşadıkları zorluklar ve tehlikeler, göç etmeye karar verme aşamasında ve göç yolculuğu esnasında bazı benzerlikler söz konusu ise de her ülkedeki sosyal ve politik ortam, yaşanan zorluklar ve bunlara verilen tepkiler farklı olmakta, farklı tecrübelerle karşılaşılabilmektedir.
Mass migration, which tends to increase or decrease depending on the developments or problems in the world, but never disappears, has become the main problem of many countries with the extraordinary increase in the number of asylum seekers, refugees and immigrants in recent years. Some states in the Middle East and Near East Asia were rendered dysfunctional, even if not officially, paving the way for divisions and conflicts at the level of tribes and sects, as a result, mass murders and illegal acts became commonplace, the judicial mechanisms to which individuals would resort to loss of function, the usurpation of the rights of many individuals and groups. caused them to become victims and victims. This situation causes many people to immigrate from the countries where they were born and grew up, and to knock on the doors of other countries in a way that will change their geography, climate, culture, language and life. As a matter of fact, the Syrians, who are the subject of this study, are affected by the civil war in their country, the Afghans from the occupation, civil war and conflicts, whose roots go back to 1979 and took a different form in 2001, and the possible violence policies of the Taliban regime, socio-economic instability and insecurity, and Iraqis from the USA. They are knocking on Turkey's door either as a target country or a transit country due to the ISIS attacks that emerged after the invasion, deepening political impotence and increasing acts of violence.
This study is based on the preliminary findings of the ethnographic research conducted by the researcher within the scope of his doctoral thesis. from 2010 from To Turkey taking refuge and the years 2021-2022 between in Düzce found Iraqi , Syrian And Afghan 39 refugees with a man in depth your talks made qualitative One To research based on . in research different from countries incoming refugees To Turkey migration without before in their countries they live events , immigration to try decision don't give processes And migration on your journey experienced experiences hand taken . In terms of Syrian, Iraqi and Afghan refugees, although there are some similarities about the difficulties and dangers they experienced in their countries before migration, during the decision to migrate and during the migration journey, the social and political environment, the difficulties experienced and the responses to them are different and different experiences can be encountered.
Migration Asylum Seeker Refugee Migration journey Forced migration
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Göç, Göç, Etnisite ve Çok Kültürlülük Sosyolojisi, Sosyoloji (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 26 Aralık 2023 |
Gönderilme Tarihi | 13 Aralık 2023 |
Kabul Tarihi | 18 Aralık 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 8 Sayı: 1 |