Amaç: Yoğun bakım ünitesinde takip edilen hastalarda görülen bakteriyel pnömoni etkenlerinin COVID-19 öncesi ve sonrası dönemlerdeki farklılıkların incelenmesi amaçlandı. Gereç ve Yöntem: COVID-19 pandemisi öncesi üç aylık dönemde (Grup 1) ve pandeminin üç aylık döneminde (Grup 2) YBÜ’de takip edilen hastaların; demografik özellikleri, mekanik ventilasyon (MV) ihtiyaçları ve MV’nin ilk günü ve 48. saat sonrası ile yedinci günü arasındaki dönemde alınan derin trakeal aspirat (DTA) kültürleri geriye dönük incelendi. Bu iki gruba ait veriler SPSS Windows 23.0 paket programı ile analiz edildi. Bulgular: Dahil edilen hasta sayısı Grup 1’de 101, Grup 2’de 192 idi. Yaş ortalaması ve yattığı gün sayısı incelendiğinde iki grup benzerdi. MV ihtiyacı gelişen hasta sayısı Grup 1’de 69 (%68.3), Grup 2’de 130 (%69.7) idi. MV’nin birinci gününde pnömoni şüphesi ile DTA kültürü alınan hasta sayısı Grup 1 ve 2’de sırasıyla 45(%65.2) ve 49 (%37.7) idi. Bu hastaların kültürlerinde bakteri izole edilme oranları ise %33.3 ve %14.3 idi. Kültürde bakteri izole edilen hastaların, MV ihtiyacı olanlara oranı Grup 1’de %21.7 iken, Grup 2’de %5.3 idi. MV’nin 48. saati ile yedinci günü arasındaki dönemde pnömoni şüphesi ile DTA kültürü alınan hasta sayısı Grup 1’de 20 (%29.4), Grup 2’de 39 (%30.9) idi. Alınan bu kültürlerde bakteri izole edilme oranı sırasıyla %65 ve %71.8 olarak belirlendi. Bakteri izole edilen hastaların, tüm MV ihtiyacı olanlara oranı Grup 1’de %19.1 iken, Grup 2’de %22.2 idi. Sonuç: Ağır COVID-19 hastalarında bakteriyel koenfeksiyon riski YBÜ'deki diğer hastalara benzerdir. Yoğun bakım ünitelerinde bakteriyel pnömoni açısından hastalara yaklaşım, COVID-19 olmayan hastalara benzer olmalıdır.
Destekleyen kurum yoktur
Aim: We aimed to reveal the difference in the distribution of bacterial agents causing pneumonia in patients followed in intensive care units (ICUs) in the pre- and post-COVID-19 periods. Material and Methods: Deep tracheal aspirate (DTA) cultures in the ICUs in the three-month period before the COVID-19 pandemic (Group 1) and in the three-month period of the COVID-19 pandemic (Group 2) were analyzed. The demographic characteristics of the patients, their mechanical ventilation (MV) status, and DTA cultures taken on the first day and between 48th hours to the 7th day of the MV were analyzed. The data were analyzed using the SPSS for Windows 23.0 package program. Results: The number of patients was 101 in Group-1 and 192 in Group-2. Mean age and the mean length of stay were similar. The number of the patients on MV were 69 (68.3%) and 130 (69.7%) in group-1 and 2, respectively. The ratio of patients who were performed DTA due to bacterial co-infection suspicion on the first day of MV was 65.2% and 37.7% in group-1 and 2, respectively. The culture positivity rate was 33.3% and 14.3% in group-1 and 2, respectively. The rate of patients with culture positivity among patients who needed MV was 21.7% in group 1, and 5.3% in group 2. The number of patients who were performed DTA due to bacterial co-infection suspicion between 48th hours and 7th day of MV was 20 (29.4%) and 39 (30.9%) in group-1 and 2, respectively. The culture positivity in group-1 and 2 was 65% and 71.8%, respectively. The rate of patients with culture positivity among patients who needed MV was 19.1% in group 1, and 22.2% in group 2. Conclusion: The risk of bacterial co-infection among severe COVID-19 patients was similar to the other patients in ICUs. In terms of bacterial pneumonia, the approach to patients followed in the ICU for COVID-19 should be similar to the pre-COVID-19 pandemic period.
Severe Covid-19 bacterial pneumonia intensive care coronavirus
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sağlık Kurumları Yönetimi |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 25 Ağustos 2021 |
Gönderilme Tarihi | 22 Mart 2021 |
Kabul Tarihi | 13 Temmuz 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 14 Sayı: 2 |
MEÜ
Sağlık Bilimleri Dergisi Doç.Dr. Gönül Aslan'ın Editörlüğünde Mersin
Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsüne bağlı olarak 2008 yılında
yayımlanmaya başlanmıştır. Prof.Dr. Gönül Aslan Mart 2015 tarihinde Başeditörlük görevine Prof.Dr.
Caferi Tayyar Şaşmaz'a devretmiştir. 01 Ocak 2023 tarihinde Prof.Dr. C. Tayyar Şaşmaz Başeditörlük görevini Prof.Dr. Özlem İzci Ay'a devretmiştir.
Yılda üç sayı olarak (Nisan - Ağustos - Aralık) yayımlanan dergi multisektöryal hakemli bir bilimsel dergidir. Dergide araştırma makaleleri yanında derleme, olgu sunumu ve editöre mektup tipinde bilimsel yazılar yayımlanmaktadır. Yayın hayatına başladığı günden beri eposta yoluyla yayın alan ve hem online hem de basılı olarak yayımlanan dergimiz, Mayıs 2014 sayısından itibaren sadece online olarak yayımlanmaya başlamıştır. TÜBİTAK-ULAKBİM Dergi Park ile Nisan 2015 tarihinde yapılan Katılım Sözleşmesi sonrasında online yayın kabul ve değerlendirme sürecine geçmiştir.
Mersin Üniversitesi Sağlık Bilimleri Dergisi 16 Kasım 2011'dan beri Türkiye Atıf Dizini tarafından indekslenmektedir.
Mersin Üniversitesi Sağlık Bilimleri Dergisi 2016 birinci sayıdan itibaren ULAKBİM Tıp Veri Tabanı tarafından indekslenmektedir.
Mersin Üniversitesi Sağlık Bilimleri Dergisi 02 Ekim 2019'dan beri DOAJ tarafından indekslenmektedir.
Mersin Üniversitesi Sağlık Bilimleri Dergisi 23 Mart 2021'den beri EBSCO tarafından indekslenmektedir.
Dergimiz açık erişim politikasını benimsemiş olup, dergimizde makale başvuru, değerlendirme ve yayınlanma aşamasında ücret talep edilmemektedir. Dergimizde yayımlanan makalelerin tamamına ücretsiz olarak Arşivden erişilebilmektedir.
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.