Historian Eric J. Hobsbawm, in his book, Bandits, exemplifies bandits in different geographies of the world, while at the same time classifying these stereotypes. The present study comparatively analyzes the epics of Köroğlu and Robin Hood and theoretically bases itself on Hobsbawm's classification of “social banditry.” Hobsbawm defines social bandits as "outlaws who are treated as criminals by the lord and the state, but who remain within peasant societies and whose peoples see them as heroes, as defenders of justice, as warriors who avenge in the name of justice, and perhaps even as leaders of liberation; in any case, they are treated as people to be admired, helped and supported" and defines social bandits (Noble Robber) in this context. Although Hobsbawm based his theory on Robin Hood, it is necessary to consider Köroğlu, who emerged in Anatolia and Turkestan. Especially when the narratives of Köroğlu in Anatolia is elaborated, Köroğlu is more prone to Hobsbawm's theory than the Turkestan variants. From all these perspectives, one might see that Robin Hood and Köroğlu have most of the characteristics of the concept of social bandit. Hobsbawm, who defines the noble robber and examines the relationship of the bandit type with the peasants in detail, explores the role of this noble person with nine items. In the light of these, this study compares the changes and references of the two epics over the centuries and shows the direction in which the hero/antihero creation in the aforementioned works has been shaped in each century. This is the comparison question that constitutes the argument or the essence of the study. The variants of the epic and legend to be analyzed in the study are discussed and in this context, the reasons for the changes in both the Köroğlu epic and the Robin Hood legend are tried to be emphasized. Hobsbawm defines Robin Hood as "the rebel robber Robin Hood, the most famous and universally popular type of highwayman, the most common hero of ballads and songs in theory if not in practice". A similar situation applies to the Köroğlu epic. If we consider the spread of the epic from Turkestan to Anatolia, we can see variants of Köroğlu who acts with a sense of justice and does not lose his humanitarian feelings, tries to act justly by addressing social issues in his environment, and wants to put an end to the injustice of bad rulers.
Tarihçi Eric J. Hobsbawm bilinen çalışması Eşkıyalar adlı eserinde dünyanın farklı coğrafyalarındaki eşkıyaları örneklendirirken aynı zamanda bu stereotiplerin sınıflandırmasını da yapar. Halihazırdaki çalışma Köroğlu ve Robin Hood destanlarını karşılaştırmalı olarak incelerken kuramsal olarak Hobsbawm’ın sosyal eşkıyalık sınıflamasını kendisine temel oluşturmaktadır. Hobsbawm sosyal eşkıyaların dikkat çekilecek yönüne değinirken “lordun/beyin ve devletin kendilerine suçlu muamelesi yaptığı kanun kaçakları olmaları, fakat köylü toplumları içinde kalmaları ve halklarının onları kahraman olarak görmeleri, adalet savunucuları, adalet adına öç alan savaşçılar saymaları hatta belki de kurtuluş önderleri katına çıkarmaları yani her hâlükârda kendilerine hayranlık duyulası, yardım edilesi ve desteklenesi kişiler olarak davranılması”nı ele alır ve sosyal eşkıyaları (Asil Soyguncu) bu bağlamda tanımlar. Hobsbawm her ne kadar bu kura-mının temelinde Robin Hood’u esas almış olsa da onun kuramından yola çıkarak Anadolu ve Türkistan coğrafyasında ortaya çıkan Köroğlu’nu da bir öç alıcı ve sosyal eşkıya tanımı içerisinde değerlendirmek gerekmektedir. Özellikle Anadolu coğrafyasındaki Köroğlu anlatmalarına bakıldığında Köroğlu, Türkistan varyantlarına nazaran Hobsbawm’ın kuramına daha yatkındır. Bütün bu açılardan baktığımızda Robin Hood ile Köroğlu’nun sosyal eşkıya kavramının belirtilen özelliklerinin çoğunu taşıdığını görmekteyiz. Asil soyguncu tanımına açıklık kazandırarak eşkıya tipinin köylüler ile olan ilişkisini detaylı bir biçimde inceleyen Hobsbawm, bu asil davranışlı kişinin rolünü imajı açısından dokuz maddeyle tanımlar. Bu dokuz madde ışığında çalışmamızda ele alınan iki destanın yüzyıllar içinde geçirdiği değişimleri ve göndermeleri karşılaştırarak, adı geçen eserlerdeki kahraman / anti kahraman yaratımın her bir yüzyılda hangi doğrultuda şekillendiği sergilenmektedir. Çalışmanın argümanını ya da özünü oluşturan karşılaştırma sorusu da budur. Çalışmada incelenecek olan destan ve efsanenin, varyantları ele alınmış ve bu bağlamda hem Köroğlu destanındaki hem de Robin Hood efsanesindeki değişimlerin nedenleri üzerinde durulmaya çalışılmıştır. Hobsbawm, Robin Hood’u “asi soyguncu Robin Hood, en ünlü ve evrensel derecede en çok tutulan eşkıya tipi, pratikte aynı karşılığı olmasa da teoride en yaygın balad ve şarkı kahramanı” olarak tanımlar. Benzer durum Köroğlu destanı için de geçerlidir. Destanın Türkistan’dan başlayarak Anadolu’ya kadar yayılma sürecini göz önünde bulundurursak adalet duygusuyla hareket eden ve insani duygularını yitirmeyen, bulunduğu çevrede sosyal meseleleri ele alarak hakkaniyetli davranmaya çalışan, kötü yöneticilerin adaletsizliğine son vermek isteyen Köroğlu varyantlarını görebiliriz. Ama bu varyantlar içerisinde özellikle Anadolu varyantlarında sosyal sınıflaşma, ayan ve eşrafın zulümleri karşısında Köroğlu’nun zulme başkaldırdığını ve kahraman profili çizdiğini görmek mümkündür. Ayrıca burada Hobsbawm’ın Robin Hood’u “asil soyguncu” olarak nitelemesinin yanında biz de Köroğlu’nu, Hobsbawm eserinde değinmemiş olsa bile, onun kategorize ettiği hem “asil soyguncu hem de “öç alıcı” başlıklarının altına dahil edebiliriz.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Türkiye Dışındaki Türk Halk Bilimi, Türk Halk Bilimi (Diğer) |
Bölüm | ARAŞTIRMA MAKALELERİ |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Eylül 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 |