Devvânî XIV. yüzyılda
yaşamış, felsefe, kelam, mantık, hadis, tefsir ve tasavvuf gibi çeşitli
sahalarda pek çok eser veren önemli bir İslam âlimidir. Görüşleri, yetiştirdiği
öğrenciler sebebiyle İran, Hindistan ve Osmanlı ilim hayatında etkili olmuştur.
Taftazâni (ö. 797/1395) ve Cürcâni (ö. 816/1413) gibi âlimlerin geleneğinden
gelen Devvânî; İbn Sîna (ö. 428/1037), Fârâbi (ö. 339/951) ve Sühreverdi’nin
(ö. 587/1191) yanı sıra Gazâli (ö. 505/1111) ve İbnu’l-Arabî’den (ö. 638/1240)
de etkilenmiştir. Çalışmada Devvânî’nin Mebde ve Mead Zevrâ ve Havrâ, Şerh-i
Beyt-i ez-Gülşen-i Râz, Risâle-i Sayhâ ve Sadâ isimli eserleri taranmıştır.
Elde edilen bulgulara göre; vahdet-i vücûdun merkez düşüncesi olan kâinatta tek
bir gerçekliğin bulunduğunu anlayabilmek ancak keşfi bilgiyle mümkündür. Keşfî
bilginin kelamın bilgi kaynakları arasında yer almadığı hatırlanacak olursa bu
noktada Devvânî’nin kelamcı kimliğinin geri planda kaldığı, tasavvuf yönünün
öne çıktığı söylenebilir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 13 Ekim 2020 |
Gönderilme Tarihi | 29 Mart 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 9 Sayı: 4 |
MANAS Journal of Social Studies (MANAS Sosyal Araştırmalar Dergisi)