Turkey-Israel relations have left behind many important historical processes and periods from the past to the present. The relations, which historically date back to the Ottoman period and gained institutional character with the establishment of Israel in 1948, faced political tensions and strategic cooperation processes both in the Cold War period and in the post-Cold War period. During the Cold War period, Turkey-Israel relations were affected by global powers, regional powers, local elements and issues. Bilateral relations extended to strategic cooperation in the 1950s were shaped by the Arab-Israeli Wars in the 1960s, Turkey's search for support for the Cyprus issue and the weight of the Palestinian issue, and the relations became stagnant until the 1990s. With the impact of the post-Cold War international conjuncture and the developments in the Israeli-Palestinian issue, relations were revived and the period between 1990 and 2002 was called the "golden years". Although the relations after 2000 experienced political crises, they were relatively protected economically, but after the 2010 Mavi Marmara Raid, they became stagnant again until the energy geopolitics in 2018. In this study, it is stated that Turkey-Israel relations have been able to progress in the process of cooperation from an economic, military and sociocultural perspective, even though they have experienced political crises from the past to the present, and after the Cold War, the two countries could develop definitions of common interest in the political, economic, military and security fields, and that this situation was global (USA, Russia) and regional powers (Egypt, Syria, Iran etc.) and its perspective on regional problems (Palestine Issue etc.) In this study, the historical process and events are discussed from this perspective.
Türkiye-İsrail ilişkileri geçmişten günümüze tarihsel açıdan birçok önemli süreç ve dönemi geride bırakmıştır. Tarihsel açıdan Osmanlı dönemine kadar uzanan ve 1948’de İsrail’in kurulması ile kurumsal nitelik kazanan ilişkiler, gerek Soğuk Savaş dönemi gerekse de Soğuk Savaş sonrası dönemde siyasi gerilimler ve stratejik işbirliği süreçleri ile karşılaşmıştır. Soğuk Savaş döneminde Türkiye-İsrail ilişkileri gerek küresel güçlerden gerekse de bölgesel güçler, yerel unsurlar ve meselelerden etkilenmiştir. İkili ilişkiler, 1950’lerde stratejik işbirliğine uzanmış, 1960’larda Arap-İsrail Savaşları ve Türkiye’nin Kıbrıs meselesine destek arayışı ve Filistin meselesinin ağırlığı ile şekillenmiş, 1990’lara kadar ilişkiler durağanlaşmıştır. Soğuk Savaş sonrası uluslararası konjonktürün ve İsrail-Filistin meselesindeki gelişmelerin de etkisi ile ilişkiler canlanmış ve 1990-2002 arası dönem “altın yıllar” olarak isimlendirilmiştir. 2000 sonrası ilişkiler siyasi anlamda krizler yaşasa da ekonomik anlamda görece korunmuş, ancak 2010 Mavi Marmara Baskını sonrası 2018’deki enerji jeopolitiğine kadar yeniden durağanlaşmıştır. Bu çalışmada Türkiye-İsrail ilişkilerinin, tarihten günümüze siyasi açıdan krizler yaşasa da ekonomik, askeri ve sosyo-kültürel perspektiften işbirliği sürecinde ilerleyebildiği, Soğuk Savaş sonrası iki ülkenin siyasi, ekonomik, askeri ve güvenlik alanında ortak çıkar tanımlamaları geliştirebildiği, bu durumun küresel (ABD, Rusya) ve bölgesel güçlerle (Mısır, Suriye, İran vb) ilişkilerini ve bölgesel sorunlara bakışını (Filistin Meselesi vb.) etkilediği öne sürülmektedir. Çalışmada tarihsel süreç ve olaylar bu perspektiften ele alınmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Ortadoğu Çalışmaları, Türk Dış Politikası |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 25 Ekim 2023 |
Gönderilme Tarihi | 13 Temmuz 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 12 Sayı: Özel Sayı - Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. Yılı Özel Sayısı |
MANAS Journal of Social Studies (MANAS Sosyal Araştırmalar Dergisi)