Amaç: Cinsiyet ayrımı açısından öne çıkan anatomik bölgelerden birisi yüz bölgesi ve bu bölgeyi oluşturan kemik yapılardır. Yapılan çalışmalar yüz bölgesindeki genişlik ölçülerinin, özellikle de bizigomatik genişliğin önemli bir cinsiyet ayırıcı değişken olduğunu ortaya koymakla birlikte üst yüz bölgesini oluşturan diğer elemanlar bu açıdan yeterince incelenmemiştir. Bu çalışmanın amacı, üst yüz bölgesini mercek altına alarak, görece az incelenmiş genişlik ölçülerinin cinsiyet ayrımında kullanılıp kullanılamayacağı sorusuna cevap aramaktır.
Yöntem: Bu çerçevede, yaşları 18 ve 75 arasında değişen 200 yetişkin bireyin (100 kadın, 100 erkek) BT (bilgisayarlı tomografi) görüntüsü üzerinden 5 genişlik ölçüsü alınmıştır. Bu ölçüler şunlardır: (1) bimalar (interzigomatik) genişlik, (2) bizigomaksiller genişlik, (3) orbital genişlik, (4) biorbital genişlik ve (5) interorbital genişlik. Ölçülerin seksüel dimorfizm dereceleri, tek değişkenli ve çok değişkenli diskriminant fonksiyonları oluşturularak analiz edilmiştir.
Bulgular: Analiz sonuçları, tek değişkenli fonksiyonların cinsiyeti doğru belirleme oranının %63.5 ila %76.5 arasında değiştiğini ortaya koymuştur. Cinsiyeti en iyi ayıran değişkenler sırasıyla bimalar (interzigomatik) genişlik (%76.5) ve biorbital genişliktir (%73). Cinsiyetleri doğru olarak ayıran en başarılı çok değişkenli fonksiyonda bimalar genişlik ve orbital genişlik olup, bu eşitliğin cinsiyeti doğru belirleme oranı %77 olarak tespit edilmiştir.
Sonuç: Bulgular, üst yüz ve orbita bölgesindeki genişlik ölçülerinin cinsiyet belirlemedeki başarısının orta seviyede olduğunu, dolayısıyla pelvisi oluşturan kemik elemanların ele geçmediği durumlarda üst yüz bölgesindeki genişlik ölçülerine başvurulabileceğini ortaya koymaktadır.
Objective: The face is one of the anatomical parts that is crucial in terms of sex estimation. By focusing on the upper face region, the goal of this study is to find an answer to the question of whether the relatively under-examined breadth measures can be employed in sex estimation.
Method: In order to achieve this aim, 5 width measurements were taken on CT (computerized tomography) images of 200 adult individuals (100 women, 100 men) aged between 18 and 75. These measures are: (1) bimalar (interzygomatic) width, (2) bizygomaxillary width, (3) orbital width, (4) biorbital width, and (5) interorbital width. The degrees of sexual dimorphism of the measures were analyzed by constructing univariate and multivariate discriminant functions.
Results: The ratio of correct allocation of sex by univariate functions ranged from 63.5% to 76.5%. It was determined that the variables that best the discriminator of sex were bimalar (interzygomatic) width (76.5%) and biorbital width (73%), respectively. The function contains bimalar width and orbital width was the most successful multivariate equation in properly differentiating the sexes, with a sex determination rate of 77%.
Conclusion: Findings reveal that the success of the width measurements in the upper face and orbital region is at a moderate level, therefore, in the medico-legal examinations the width measurements of the upper face region can be applied in cases where the bone elements forming the pelvis are not found.
Forensic medicine forensic anthropology sex determination Orbital Area
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Klinik Tıp Bilimleri, Sağlık Kurumları Yönetimi |
Bölüm | Original Articles |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Aralık 2022 |
Gönderilme Tarihi | 11 Kasım 2021 |
Kabul Tarihi | 25 Nisan 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 13 Sayı: 47 |