Amaç: Sağlık hizmetlerinde ilerlemeler oldukça immobil hastaların yaşam süreleri de artmıştır. Ancak bu hastalarda oluşan dekübit ülseri görülme sıklığı da beraberinde artmıştır. Dekübit ülserinin önlenmesinde hemşirelerin rolü yadsınamaz. Biz de bu çalışmamızda, hemşirelik öğrencilerinin immobil hastalarda dekübit ülserlerinin önlenmesi için hemşirelik bakımı konusunda bilgi düzeylerini saptayarak bu konuda ileride planlanacak olan eğitimlere yol göstermeyi amaçladık. Yöntem: Tanımlayıcı tipte gerçekleştirilen çalışmanın evrenini hemşirelik bölümü öğrencileri oluşturdu. Araştırmada örneklem seçimine gidilmedi, evreni oluşturan toplam 248 öğrenciden 201 tanesi gönüllülük esasına göre çalışmaya dahil edildi. Verilerin toplanmasında, araştırmacı tarafından literatür doğrultusunda hazırlanan “Öğrenci Tanıtıcı Özellikler Soru Formu” ve "Dekübit Ülseri Önlemede Bilgi Değerlendirme Ölçeği" (BÜÖBDÖ) kullanıldı. Öğrencilerin dekübit ülseri riskini belirlemeye ve önlemeye yönelik kendilerini ne kadar yeterli gördükleri 10'lu likert tipi ölçek ile değerlendirildi. Bulgular: Çalışmaya yaş ortalaması 21,55±2,12 yıl, 107 (%53,2)’ü kadın cinsiyette olan 201 gönüllü dahil edildi. Katılımcıların 120 (%59,69)’si BÜ konusunda eğitimli olduğunu, 129(%64,17)’si BÜ gelişmesinde kendini sorumlu hissedeceğini bildirdi. Katılımcıların dekübit ülseri önleme konusunda en sık tercih ettikleri yöntem dekübit noktalarını desteklemek (%53,7) olarak saptandı. Katılımcıların dekübit ülseri konusundaki bilgi puanları arasında cinsiyete, dekübit ülseri konusunda eğitim alıp almamalarına ve yaşlarına göre 0,05 anlamlılık seviyesinde istatistiksel olarak anlamlı farklılıklar bulunmuştur. Buna göre, kadınların erkeklere göre; dekübit ülser konusunda eğitim alanların ve almayanlara göre ve yaşı 21’den büyük olanların yaşı 21’den küçük olanlara göre dekübit ülser konusundaki bilgi düzeylerinin daha yüksek olduğu bulunmuştur. Katılımcıların klinikte dekübit ülseri bakımına katılıp katılmama durumlarına, dekübit ülserleri ile ilgili araştırmaları/makaleleri okuyup okumama durumlarına ve dekübit ülserlerini önlemeye yönelik gelişmeleri takip edip etmeme durumlarına göre dekübit ülseri konusundaki bilgi düzeyleri arasında 0,05 anlamlılık seviyesinde istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunamamıştır. Sonuç: Araştırma bulguları ile hemşirelik öğrencilerinin basınç ülseri hakkında bilgi durumlarının yeteri kadar olmadığı ve bu bağlamda basınç ülserlerini önlemeye yönelik bilgi düzeylerinin ve uygulama pratiklerinin güçlendirilmesi ile güvenli hasta bakımı uygulanabileceği düşünülmektedir.
Introduction: Aim: As advances in health care services, the life expectancy of immobile patients has also increased. However, the incidence of decubitus ulcers in these patients has increased along with it. The role of nurses in the prevention of decubitus ulcers is undeniable. In this study, we aimed to determine the level of knowledge of nursing students about nursing care for the prevention of decubitus ulcers in immobile patients and to guide future education on this subject. Materials and Methods: The universe of the descriptive study was formed by the students of the nursing department. 201 volunteer participants from the students who made up the universe were included in the study without sampling. In the collection of data, “Student Descriptive Characteristics Questionnaire” and “Knowledge Evaluation Scale for Prevention of Pressure Ulcers” prepared by the researcher in line with the literature were used. How self-sufficient the students were to determine and prevent the risk of decubitus ulcer was evaluated with a 10-point Likert-type scale. Results: 201 volunteers, mean age 21.55±2.12 years, 107 (53.2%) female, were included in the study. 120 (59.69%) of the participants stated that they were educated about BP, 129 (64.17%) reported that they would feel responsible for the development of BP. Supporting decubitus points (53.7%) was the most frequently preferred method of participants in preventing decubitus ulcer. Statistically significant differences were found between the participants’ knowledge scores about decubitus ulcer at 0.05 significance level according to participants’ gender, education on decubitus ulcer and participants’ age. Accordingly, mean knowledge scores of women were found to be statistically significantly higher than those of men, mean knowledge scores of participants who received education on decubitus ulcer were found to be statistically significantly higher than those who did not and mean knowledge scores of participants who were older than 21 years old were found to be statistically significantly higher than those who were younger. There were no statistically significant differences between the mean knowledge scores of participants who read about researches/articles about decubitus ulcer and who did not; between those who followed the developments to prevent decubitus ulcer and who did not and between those who participated in decubitus ulcer treatments in the clinic and who did not at the 0.05 level of significance. Conclusion: With the research findings, it is thought that the knowledge of nursing students about pressure ulcers is not sufficient and, in this context, safe patient care can be applied by strengthening the knowledge levels and practice practices for preventing pressure ulcers.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Klinik Tıp Bilimleri |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Aralık 2021 |
Gönderilme Tarihi | 29 Ekim 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 4 Sayı: 3 |