Memory, which is one of the distinctive features of human beings, does not only establish its relationship between its present and its past; It also plays an important role in shaping the future. Memories, which have a separate place in the memory, appears as a metaphor for taking an attitude against forgetting, which does not only draw the image of a visual and auditory form. On the other hand, the psychological image of the time in which people live causes the restructuring of memories of the past. Man, who reveals the image of himself as a subject between his perception and memory, will thus continue to live together with what he has in his mind.
Mehmet Rauf's story “Uzaktan”, which was first serialized in Servet-i Fünûn and then included in İhtizar, can be described as an early story that represents the artistic conceptions of the Servet-i Fünûn generation, both in terms of the year it was published and in terms of its handling of the subject. The story, written in the form of a letter from Nail's pen, who escaped from his current unhappiness and took refuge in his past lives, has an exceptional place, with its structure, showing this re-meaningful personality of man. In this sense, the process that Nail went through was interpreted from a psychoanalytic point of view, and the meaning-making effort of the person who tried to make his desire whole was examined. The relationship between memory and writing, how self-perception and desire play a role in the separation between subject and object has been shown.
In the article, the hero's unhappiness and the joy sought in the past will be examined with the perspective of psychoanalytic literary theory.
İnsanoğlunun ayırıcı hususiyetlerinden biri olan bellek, onun şimdi ile geçmişi arasındaki münasebetini tesis etmekle kalmaz; aynı zamanda geleceğin şekillendirilmesinde de önemli bir rol oynar. Belleğin içerisinde ayrı bir yeri olan anılar ise yalnızca görsel ve işitsel bir form görüntüsü çizmeyen, unutulmaya karşı bir tavır alışın metaforu olarak karşımıza çıkar. Öte yandan insanın içinde bulunduğu zamanın psikolojik görüntüsü geçmişe dair anıların yeniden yapılandırılmasına neden olur. Bir özne olarak algısı ve belleği arasında kendiliğinin görüntüsünü ortaya koyan insan, böylelikle, zihninde yaşattıklarıyla bir arada yaşamaya devam edecektir.
Mehmet Rauf’un önce Servet-i Fünûn’da tefrika edilen, ardından İhtizar adlı eserine alınan “Uzaktan” adlı hikâyesi hem yayımlandığı yıl itibariyle hem de konuyu ele alışı bakımından Servet-i Fünûn neslinin sanat telakkilerini temsil eden bir erken dönem hikâyesi olarak nitelendirilebilir. Şimdiki zamana ait mutsuzluğundan kaçıp geçmiş yaşantılarına sığınan Nail’in kaleminden bir mektup şeklinde yazılan hikâye bu yapısıyla insanın yeniden anlamlandırdığı kişiliğini gösteren müstesna bir yere sahiptir. Bu anlamda Nail’in geçirdiği süreç psikanalitik bir bakış açısıyla yorumlanmış, arzusunu bütün kılmaya çalışan insanın geçirdiği anlamlandırma çabası incelenmiştir. Belleğin yazı ile olan ilişkisi, kendilik algısının ve arzunun özne ile nesne arasındaki ayrışmada nasıl bir rol oynadığı gösterilmiştir.
Makalede kahramanın hikâye zamanında geçirdiği mutsuzluk ve geçmişte aranan neşe psikanalitik edebiyat kuramının bakış açısıyla incelenecektir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 18 Mayıs 2022 |
Gönderilme Tarihi | 28 Şubat 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 13 Sayı: 1 |
ISSN: 1309-6087, e-ISSN: 2459-0711
Mukaddime is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License (CC BY NC).