Mahkemeler, öteden beri kendileri için tayin edilmiş yargı çevresinde görevlerini icra ederler. Bu nedenle görev ve yetkisini aşarak bir davaya bakamaz ve karar veremezler. Aksi halde bu karar, hukuken geçerli olmayacaktır. Bununla birlikte mahkemelerin bakmakta olduğu davaların bir yönüyle yargı çevresinin dışında olması muhtemeldir. Bu durumda mahkemenin ne yapacağı, hukukî bir sorun olarak önümüzde durmaktadır. Bu araştırma, zikredilen soruya yanıt aramakta ve bunu yaparken hem öğretiye hem de mahkeme kararlarına (kadı sicili) dayanmaktadır. Yargı çevresi dışında ikamet eden şahitlerin dinlenmesi veya davalının isticvabı, keza yargı çevresi dışındaki bir mahallin keşfi vb. durumlarda mahkemeler arası hukukî ve adlî yardımlaşma gündeme gelir. Bu husus öğretide kitâbü’l-kādî ile’l-kādî başlığı altında ele alınmış ve burada kitâbü’l-kādînin meşruiyeti, şekil şartları ve keyfiyetine ilişkin görüşler dile getirilmiştir. Sadece hukuk davalarında kullanılan bu kurum, nâib ve hakem tayininden bazı açılardan farklıdır. Bu kuruma ancak yapılacak işlemin mahkemenin yargı çevresi dışında olması, yargı çevresi dışında bulunan şeyin mahkemeye getirilmesinde imkânsızlık olması, kişinin veya şeyin mahkemeye getirilmesinin zaman israfına ve ekonomik kayba neden olması durumunda başvurulabilir. Bir hâkimin başka yer hakiminden bir iş veya işlemin yapılması yönünde adlî talepte bulunması “istinâbe” adıyla, Türkiye Cumhuriyeti mevzuatında da kanun ve yönetmelik düzeyinde kendine yer bulmuş ve birçok yerde hâkimlerin bu usule başvurabileceği dile getirilmiştir.
Courts have been performing their duties within the jurisdiction assigned to them for a long time. For this reason, the courts cannot deal with a case and decide exceeding the duty and authority. Otherwise, this decision will not be legally valid. However, it is likely that the cases that courts are dealing with are in some way outside the jurisdiction. What would the court do in this situation stands before us as a legal problem? This research seeks answers to the question mentioned, and is based on both doctrine and court decisions (judicial record). In cases such as the hearing of witnesses or questioning the defendant outside the jurisdiction, as well as viewing location outside the jurisdiction, legal and judicial assistance comes to the agenda. This issue is dealt with under the title kitâbu'l-kâdî ile’l-kâdî. In this topic, opinions about the legitimacy, formal conditions and arbitrariness were expressed. This institution, which is used only in civil cases, differs in some respects from the appointment of delegated judge and arbitrator. This institution can only be applied if the procedure to be carried out is outside the jurisdiction of the court, if it is impossible to bring what is outside the jurisdiction to the court, and if bringing the person or thing to the court is time consuming and causes economic loss. The process of a judge requesting a juridical demand from a judge of another place to do a job or an operation takes its place by the name of rogatory (istinābah) in the legislation of the Republic of Turkey as law or regulation and it is stated in many places that the judges might use this method.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din Araştırmaları |
Bölüm | Araştırma |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2020 |
Gönderilme Tarihi | 24 Mart 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 7 Sayı: 13 |
Aksaray Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi dergisi Mütefekkir, her yılın 15 Haziran ve 15 Aralık tarihlerinde olmak üzere basılı ve online olarak yayınlanan, uluslararası akademik ve hakemli bir dergidir.