Mushrooms can be used as an important natural resource in the food, medicine, and cosmetic industry with the bioactive substances they contain. Also, due to its known effects on human health, it has been used in traditional treatment for many years. In our study; It is aimed to examine the use of fungi, used in gynecological cancer treatment, its effects, and the risks that may occur during the treatment process in the current literature.
One of the most recommended approaches in the treatment and prevention process of cancer diseases is the frequent consumption of plant or usable fungal materials, as they contain unique bioactive secondary metabolites. They are used especially in oncology to reduce the negative effects of chemotherapy and radiation, improve the quality of life and enable patients to go through the process more comfortably.
Studies with mushroom extracts show that extracts are protective, safe, and well tolerated. There are many studies on the effects of fungi or mushroom extracts on cervical, ovarian, and endometrial cancer, in which it is stated that it increases apoptosis, prevents ovarian cancer formation, and supports an increase in survival. However, it is also stated that the use of herbal supplements may cause drug interactions in cancer patients and these herbs can negatively affect the treatment.
As a result, the effects of fungi, which can be used directly or indirectly for prevention or treatment in gynecological cancers, on the disease process should not be overlooked but should be kept under control with healthcare professionals.
Mantarlar, içerdikleri biyoaktif özellikteki maddeler ile gıda, ilaç ve kozmetik sanayisinde önemli bir doğal kaynak olarak kullanılabilmektedir. Ayrıca insan sağlığı üzerine bilinen etkileri nedeniyle uzun yıllardan beri halk arasında geleneksel tedavide kullanıldığı bilinmektedir. Çalışmamızda; jinekolojik kanserlerde kullanılan destek tedavilerden biri olan mantar kullanımının, etkilerinin ve tedavi sürecinde oluşabilecek risklerin güncel literatür kapsamında irdelenmesi amaçlanmıştır.
Oldukça zor olan kanser hastalıklarının tedavi ve önleme sürecinde en çok önerilen yaklaşımlarından biri, benzersiz biyoaktif ikincil metabolitleri içerdikleri için bitki veya kullanılabilir mantar materyallerinin sık tüketilmesidir. Özellikle onkoloji alanında tedavi sürecinde kemoterapi ve radyasyonun olumsuz etkilerini azaltarak, yaşam kalitesini iyileştirerek hastaların süreci daha rahat geçirebilmelerini sağlamak amacıyla kullanılırlar.
Mantar ekstraktları ile yapılan çalışmalar mantarların ve mantar ekstraktlarının koruyucu, güvenli ve genellikle de iyi tolere edilebilir düzeyde olduğunu göstermektedir. Mantarların veya mantar ekstraktlarının servikal, over ve endometriyal kanser üzerine etki mekanizmalarıyla ilgili yapılan çalışmalarda apoptozisi arttırdığı, over kanser oluşumunu engellediği ve sağkalım artışına destek olduğunun belirtildiği birçok çalışma bulunmaktadır. Bununla birlikte kanser hastalarında, özellikle bitkisel kaynaklı destek tedavi kullanımının ilaç etkileşimlerine neden olabildiği ve bu bitkilerin tedaviyi olumsuz etkileyebildiği de belirtilmektedir.
Sonuç olarak jinekolojik kanserlerde koruma veya tedavi etme amacıyla direkt ya da indirekt yolla kullanılabilen mantarların hastalık sürecine etkileri göz ardı edilmemelidir ancak sağlık profesyonelleri ile kontrol altında tutulmalıdır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Klinik Tıp Bilimleri |
Bölüm | Derleme |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 17 Mayıs 2021 |
Gönderilme Tarihi | 24 Mart 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 11 Sayı: 2 |
Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin süreli bilimsel yayınıdır. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. Makalelerin sorumlulukları yazarlara aittir
Kapak
Ayşegül Tuğuz
İlter Uzel’in “Dioskorides ve Öğrencisi” adlı eserinden
Adres
Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıp Tarihi ve Etik Anabilim Dalı Çiftlikköy Kampüsü
Yenişehir/ Mersin