Türk mûsıkisi bestekârları
genellikle bestelerinde, belirledikleri usûle uygun arûz vezni ile yazılmış
şiirleri seçmişlerdir. Bu durum, her usûl için belli arûz kalıp veya kalıpları
olduğunu göstermektedir. Meşk siteminin
temel iskeletini oluşturan usûller ve arûz vezni arasındaki ilişki önemli ve anlaşılması
gereken konulardan biridir. İncelemede Lenk Fahte usûlünde 17 eser ele alınmış,
13 eserin vezninin “Mef’ûlü/Fâ’ilâtün/Mef’ûlü/Fâilâtün” olduğu tespit
edilmiştir. Çalışmanın konusu olan Lenk Fahte usûlünde, Sûzinâk makamında,
Nakış Beste formundaki eserin usûl-arûz vezni ilişkisi bağlamında örnek eser
olarak belirlenmesinin birinci derece sebebi, bestekârı Zekâî Dede Efendi’nin
aynı zamanda bir kudümzen olmasıdır. İkinci derecede ise Aksüt (1993:217)’ün
ifade ettiği gibi özellikle Lenk Fahte usûlünü hiçbir bestekârda rastlanmayacak
bir mükemmeliyette kullandığını dile getirmesidir. Eser usûl-arûz vezni
ilişkisinin analizinin ardından, makamsal açıdan da ele alınarak analiz
edilmiştir.
Zekâî Dede Türk Mûsikîsi Lenk Fahte Usûl-Arûz Vezni İlişkisi Sûzinâk Makamı Analizi
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Ocak 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 15 Sayı: 1 |