Özet
Mısır coğrafi konumu itibariyle
eskiçağlardan beri birçok medeniyete cömertlikle ev sahipliği yapmıştır. Nil
nehrinin ülkeye sunduğu verimliliğin yanı sıra, Mısır Doğu ile Batı'nın ticaret
kavşağı konumunda olduğundan ötürü siyasi çekişmelerin odağında olmaktan
kurtulamamıştır.
Miladi 641 yılında Babilion'un
fethiyle Mısır kapısı İslam ordularına açılmıştır. Daha sonraki süreçte
Emevîler ve Abbasîler'in hakimiyeti döneminde valiler vasıtasıyla yönetilen
Mısır, 10. yüzyılın ikinci yarısında Fatımi hakimiyetine geçmiştir. Mısır'da
Fatımi (Şiî) yönetiminin ikamesi Bağdat Abbasi (Sünnî) yönetimine rakip bir
yapılanmanın ortaya çıkması anlamını taşıyordu ki, bu rekabette zayıf taraf
Abbasilerdi. Şiî Fatımîlerin yanı sıra Sünnî cepheyi tehdit eden bir başka
durum da Haşhaşîlerin varlığı ve faaliyetleriydi. Ayrıca ilerleyen zamanda Haçlı
yerleşkeleri ve onların zaman zaman Fatımîlerle işbirliği içinde olmaları
Selçuklu devletinin mücadele eksenini genişletmekteydi. Bu süreçte Fatımîler'e
karşı Abbasîler'i destekleyip Bağdat'ın taraftarlığını üstlenmekle beraber,
Haşhaşîler'e karşı duruşları da Selçuklu devletini Sünnî İslam'ın koruyucusu ve
taşıyıcısı konumuna getirecektir. Bu hassas konjönktürel durumda Selçukluların
tavrı ve siyaseti, gerek kendi çağlarında gerekse ileriki yüzyıllarda Selçuklu
kanalından gelen devletlerin siyasal yol haritasını çizecektir.
Bu makalede: Büyük Selçukluların
Batı politikasının ve Mısır'ı fetih girişimlerindeki amaçlarının irdelenmesinin
yanı sıra, Selçuklu atabeyliği olan Zengî hanedanlığının Mısır'a yönelik
politikalarına ve nihayetinde Eyyûbî ailesinin Mısır'ı fethetmesinin Sünni
İslam devlet siyasetinde nasıl yorumlanması gerektiğine yer verilecektir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 24 Aralık 2018 |
Gönderilme Tarihi | 1 Aralık 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 1 Sayı: 1 |
Ortaçağ Araştırmaları Dergisi'nde yayınlanan makaleler, Creative Commons Atıf-Gayriticari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY-NC 4.0) ile lisanslanmıştır. Bilimsel araştırmaları kamuya ücretsiz sunmanın bilginin küresel paylaşımını artıracağı ilkesini benimseyen dergi, tüm içeriğine anında açık erişim sağlamaktadır. Makalelerdeki fikir ve görüşlerin sorumluluğu sadece yazarlarına ait olup Ortaçağ Araştırmaları Dergisi'nin görüşlerini yansıtmazlar. Kullanım Şartları ve Gizlilik Politikası