Arapçada mübtedânın haberin önünde gelmesi, haberin ise mübtedânın ardında gelmesi asıldır. Ancak gerek mübtedâ ve haberden oluşan bir isim cümlesinde haberin mübtedânın önünde (taḳdîm) gelip gelemeyeceği gerekse isim cümlesinin başına gelen fiil veya harflerin dahil olduğu bir cümlede haberin bu fiil veya harflerin önünde (taḳdîm) ve bu fiil veya harfler ile isimlerinin ortasında (tavsîṭ) gelip gelemeyeceği hususunda başta Basra ve Kûfe dil ekolüne mensup âlimler olmak üzere âlimler arasında ihtilaflar oluşmuştur. Bunun yanında âlimlerin genelinin ittifak ettiği bazı durumlarda haberin mübtedânın önünde gelmesi ile mübtedânın haberin önünde gelmesinin zorunlu olduğu durumlar vardır. Bu çalışmada haberin önde ve ortada gelmesi meselesi birçok cümle yapısı ve âlimlerin farklı görüşleri incelenerek kapsamlı bir şekilde ele alınmaktadır. Çalışmanın başında mübtedâ ve haberden oluşan isim cümlesinde haberin mübtedânın önünde gelip gelemeyeceğine dair ihtilaf incelenmiştir. Ardından haberin mübtedânın önünde gelmesinin zorunlu olduğu durumlar ile mübtedânın haberin önünde gelmesinin zorunlu olduğu durumlar ele alınmıştır. Çalışmanın devamında haberin كان ve benzerleri ile isimlerinin ortasında gelmesi ile haberin كان ve benzerlerinin önünde gelmesi hakkında âlimler arasında oluşan ihtilaf incelenmiştir. Haberin ما زال ,ما دام ve ليس fiillerinin önünde ve bu fiiller ile isimlerinin ortasında gelmesi hakkında âlimler arasında farklı görüşler olduğu için bu fiillerin haberinin önde gelmesi ayrıca ele alınmıştır. Daha sonra إنّ ve benzerleri, كاد ve benzerleri, ليس’ye benzeyen harfler ve لا النافية للجنس’in haberinin önde gelmesi âlimlerin görüşleri ile beraber incelenmiştir.
In Arabic, it is essential that subject (mubtada) precedes the predicate (khabar) and the predicate comes after the subject. However, there were disagreements among scholars, especially those who belong to the Basra and Kufa language school, about whether the predicate can precede (taqdeem) the subject or centre (tawseet) between the subject and verbs or letters which come before a noun sentence. In this study, the matter of precedence and centration of the predicate is discussed in a holistic way by examining many sentence structures and different views of scholars. At the beginning of the study, the disagreement among scholars about the precedence of the predicate ahead of the subject in the noun sentence consisting of subject and predicate was examined. Then the conditions that were generally accepted by the scholars, where the predicate must come ahead of the subject and where the subject must come ahead of the predicate was dealt with. Then, the disagreement between the scholars about the centration of the predicate between كان and its sisters and their subjects along with the precedence of the predicate ahead of كان and its sisters was examined. Due the fact that there are different opinions among scholars about the precedence and the centration of the predicate of the verbs ما زال ,ما دام and ليس these verbs were handled separately. In the continuation of the study, the precedence and the centration of the predicate of إنّ, كاد, particles similar to ليس and لا النافية للجنس were examined together with the views of the scholars.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Dil Çalışmaları |
Bölüm | ARAŞTIRMA MAKALESİ |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 27 Ekim 2023 |
Yayımlanma Tarihi | 30 Kasım 2023 |
Gönderilme Tarihi | 6 Ekim 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 13 Sayı: 3 |
Bilginin ışığında aydınlanmak dileğiyle....
ODÜSOBİAD