Pestalozzi is one of the pedagogues with an anthropological-philosophical approach. In his investigations on the course of nature, he sets down his thoughts. Inspired by Rousseau and Kant, Pestalozzi wants to lead humanity to a socially and individually better state without questioning the basic structure of the existing state of rule. To this end, Pestalozzi deals with a series of terms, which he then subjects to morality as both a goal and a standard of orientation. One question is, what is the need for an educator if what he does is in accordance with the will of God, or the natural development of man and society? An answer is sought in the concept of the will; Pestalozzi, neither as a social revolutionary nor as a theologian, but as a pedagogue, wants to lead people through education and upbringing to morality by teaching them the harmonious relationship in the Trinity as between heart, head and hand. After an introduction in to his investigations, a methodological distinction is made here between sociology as the sphere of being and philosophy as that of the ought. This gives a first insight into his categories of thinking through these terms. Then the two dimensions are expanded with the concept of morality as an evaluation principle and conclussions are drawn from it.
Pestalozzi, antropolojik-felsefi anlayışa sahip eğitim bilimcilerden biridir. O insan doğası ve eğitimine dair düşüncelerini doğanın seyri üzerine çalışmasında ortaya koymaktadır. Pestalozzi, öncülleri olan Rousseau ve Kant’ın izinden giderek toplumun var olan temel yapısındaki mevcut iktidar ilişkilerini değiştirmeksizin insanlığı toplum ve birey için var olandan daha iyi bir birliktelik biçimine yönlendirmek istemektedir. Akla gelen ilk sorulardan biri şudur: Yaptığı şey yüce Tanrı’nın iradesine ya da insanın ve toplumun doğal gelişim sürecine denk geliyorsa, o halde bir eğitimciye neden gerek duyulsun ki? Bu sorunun bir yanıtı onun irade kavramında aranmaktadır; Pestalozzi bir sosyal devrimci veya dindar bir teolog olarak değil de, daha çok bir pedagog olarak insanları eğitim ve öğretim yoluyla ahlaka yönlendirmek istemekte ve onlara Teslis’teki mantığa uygun olarak örneğin kalp, bilinç ve el arasındaki uyumlu ilişkiyi öğretmek istemektedir. Çalışmada, Pestalozzi doğanın seyri üzerine araştırmasına bir giriş yapıldıktan sonra varlığın alanı olarak sosyoloji ile olması gerekenin alanı olarak felsefe arasında yöntemsel bir ayrım yapılmıştır. Bu bize Pestalozzi’nin düşünce kategorileri hakkında bir ilk iç görüyü verecektir. Çalışma ahlakın bahsedilen iki faklı boyutu ölçü oluşturan normatif bir değerlendirme ilkesinin tartışılmasıyla bitirilecektir.
Pestalozzi gehört zu den Pädagogen mit einer anthropologisch-philosophischen Verständnis. In seinen Nachforschungen über den Gang der Natur legt er seine Gedanken nieder. Angelehnt an Rousseau und Kant will er die Menschheit zu einem gesellschaftlich und individuell besseren Zustand führen, ohne die bestehende Herrschaftszustände in ihrer Grundstruktur in Frage zu stellen. Dafür behandelt Pestalozzi eine Reihe von Begriffen, die er dann der Sittlichkeit als Zielsetzung und Orientierungsmassstab zugleich unterwirft. Eine Frage lautet, wozu es einen Pädagogen braucht, wenn das, was er macht, dem Willen Gottes, bzw. der natürlichen Entwicklung des Menschen und der Gesellschaft entspricht? Eine Antwort wird in seiner Zielsetzung gesucht; Pestalozzi will weder als Sozialrevolutionäre noch als Theologe, aber als einen Pädagogen den Menschen durch die Bildung und Erziehung hindurch zur Sittlichkeit führen, indem er ihnen die harmonische Beziehung in der Dreifaltigkeit wie zwischen Herz, Kopf und Hand beibringt. Nach einer Einführung in seinen Nachforschungen, wird hier methodisch zwischen Soziologie als die Sphäre des Seins und Philosophie als die des Sollens unterschieden. Damit wird ein erster Einblick in seinen Denkkategorien durch diese Begriffe hindurch erhalten. Dann werden die beiden Dimensionen mit dem Begriff der Sittlichkeit als einen Bewertungsprinzip erweitert und Schlussfolgerungen daraus gezogen.
Birincil Dil | Almanca |
---|---|
Konular | Uygulamalı Felsefe(Diğer) |
Bölüm | DERLEME |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Eylül 2024 |
Gönderilme Tarihi | 24 Ağustos 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 14 Sayı: 3 |
Bilginin ışığında aydınlanmak dileğiyle....
ODÜSOBİAD