Adana Müzesi koleksiyonuna satın alma yöntemi ile kazandırılan 14 diadem bu çalışmanın konusunu oluşturur. Başa sarılan ince şerit bant anlamına gelen diadem terimi Ksenophon tarafından Pers kralı Kyros’un tiarasını çevreleyen bandı tanımlamak için kullanılmıştır. Tunç Çağ mezarlarında ele geçen örneklerden anlaşıldığı üzere kullanımı köklü bir geleneğe dayanan bu baş süslemesi Hellenistik Dönem krallarının vazgeçilmez bir aksesuarına dönüşmüş, böylece krali bir anlam da kazanmıştır. Bu süreç ucuz maliyetli ince altın varaktan yapılan diademlerin ölü gömme geleneği kapsamında geniş bir coğrafyada kullanılmaya başlamasını da tetiklemiştir. İşlevi nedeniyle “Ölü Takıları” kapsamına giren bu diademler günlük yaşamda kullanılan diademlerden çok daha incedir. Adana Müzesi diademleri gerek varak kalınlığı gerekse düşük işçilik kalitesiyle ölü diademi olarak kullanılmıştır. Makalede şerit, alınlıklı ve baklava dilimi olmak üzere üç ana formdan oluşan Adana Müzesi diademleri bezemeli ve bezemesiz oluşlarına göre iki ana başlıkta toplanmıştır. Diademlerde geometrik, bitkisel ve figürlü bezeme repertuvarı görülür. Zik zak geometrik bezemede ana motiftir. Kıvrık dal ve sarmaşık yaprağı bitkisel bezemenin temasını oluşturur. Figürlü anlatımlarda düğün seremonisinin işlendiği diadem gerek işçilik kalitesi gerekse de zengin ikonografisiyle tekil bir örnektir. Yerel işçilik özelliklerinin baskın olduğu diğer figürlü diademlerde ise kadın-erkek karışık veya sadece kadınlardan oluşan kortej betimlenmiştir. Kortejin ortasında, yani diademin alınlık hizasında diğer figürlerden daha büyük ölçülerde kadın figürleri yer alır. Literatür araştırmalarında aynı veya benzer temanın işlendiği diadem örneklerine rastlanmamıştır. Bezeme kompozisyonu, stil ve ikonografik özellikleri doğrultusunda Adana Müzesi diademleri Tunç Çağ, Geometrik Dönem, Geç Klasik-Hellenistik Dönem olmak üzere üç periyod altında değerlendirilmiştir. Bezemesiz 4 diademden alınlık formunda olanlar Hellenistik Dönem, baklava dilimi formlu örnek ise Geç Tunç Çağ ile Erken Demir Çağ arasına tarihlenmiştir. Satın alma yöntemiyle müze koleksiyonuna dâhil edilen diademlerin buluntu yeri ve konteksti bilinmediği için tarihlemeler de diğer görsel anlatımlardan da yararlanılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 25 Temmuz 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Sayı: 27 |