Said Nursi, who lived between 1878 and 1960, is a well-known cleric, both during the Ottoman era and in the Republic of Turkey. Said Nursi, a charismatic religious authority in terms of Weber's conception of charisma, has been influential in many parts of Anatolia by writing a collection called Risale-i Nur over a period of 23 years. After his death, the ‘Mesveret delegation’, which was created by his close disciples, and the ‘Waqf (Elder) brothers' appointed by this delegation to the houses opened in the dormitory, provided the institutionalization of the movement and the routineization of charisma. The “Waqf brothers", who devoted their life to the truths of faith, the Quran and the Risale-i Nur, increased in number with the growth of the movement. Some of the Waqf (elder) brothers "who cut oneself off from the worldly things, did not have a profession and did not marry" left their devotional life for various reasons. The tendency of individualization and secularization, such as getting married and having a profession, is more prominent in the decision to leave the devotional life. However, reasons such as intergenerational conflict, intra-group power struggle, change in religious perception style and social capital increase appear to be other factors. The purpose of the study is to reveal, from a sociological point of view, under which factors the ‘Waqf (Abi) brothers', seen in the Nur movement, gave up their foundation status.
1978-1960 yılları arasında yaşayan Said Nursi, gerek Osmanlı Devleti dönemi, gerekse Türkiye Cumhuriyeti döneminde bilinen bir din adamıdır. Weberyen anlamda karizmatik dini otorite olan Said Nursi, 23 yıllık bir sürede Risale-i Nur isimli bir külliyat meydana getirerek Anadolu'nun birçok yerinde etkili olmuştur. Vefatı sonrasında yakın talebeleri tarafından oluşturulan Meşveret heyeti ve bu heyetin yurt sathında açılan evlere atadığı ‘vakıf ağabeyler’ hareketin kurumsallaşmasını, karizmanın rutinleşmesini sağlamıştır. Kendi hayatını iman hakikatleri, Kur’an ve Risale-i Nur’a adayan ‘vakıf ağabeyler’, hareketin büyümesiyle birlikte sayıca artmıştır. ‘Dünyadan el etek çeken, meslek sahibi olmayan ve evlenmeyen’ vakıf bireyler arasında bazıları vakıflık hayatını çeşitli nedenlerle bırakmışlardır. Vakıflıktan ayrılma kararı almada, evlenmek ve meslek sahibi olmak gibi bireyselleşme ve dünyevileşme eğilimi daha ön plandadır. Bununla birlikte kuşaklar arası çatışma, grup içi iktidar mücadelesi, dini algılayış tarzının değişmesi ve sosyal sermaye artışı gibi nedenler de diğer etkenler olarak gözükmektedir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Aralık 2020 |
Gönderilme Tarihi | 15 Ekim 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Sayı: 49 |