The subject of this research is Abdülmü’min Pasha, who was born in Zeyne, which was a small town in the İçel sanjak, and his family has a long local history. As a local leader, he started to make a name for himself in archival sources since the 1650s. He became a mütesellim in 1664, and mukātaa vojvode in 1673. He took part in the Vienna campaign in 1683 as the governor of İçel sanjak. After the death of governor of the Karaman during this campaign, the province of Karaman was given to Abdülmü’min Pasha. Finally, he died a year later, in 1684, during the defence of the Budin Fortress. This article describes the rise of Abdülmü’min Pasha as a provincial elite and his participation in the Ottoman ruling class. In that time, when the province and sanjak administrations were filled by the aghas and pashas who were educated at Enderun and pasha-sons, it was rare for a local leader to join the military class. In this aspect, Abdülmü’min Pasha is an interesting and probably one of the first examples of the emergency and rise of the notable in the Ottoman provincial society. As much as possible, his ascension story has been tried to be told in a parallel with the conditions of the period and the changes in the Ottoman central administration. The changes in the appointment of administrators to the sanjaks have been particularly taken into account. The Primary sources of the article mainly consist of the Ottoman Archive records and documents. In addition, Konya and Karama kadı registers were also used. Likewise, Ottoman chronicles of the period are our primary sources.
Ottoman Empire İçel Sanjak 17th Century Notables Provincial Elitis
Bu araştırmanı öznesi Abdülmü’min Paşa, İçel sancağına bağlı Zeyne kasabasında, köklü geçmişe sahip bir aileye mensuptur. Mahalli bir lider olarak, 1650’lerden itibaren adından söz ettirmeye başlamıştır. 1664’te mütesellim, 1673’te mukātaa voyvodası olmuştur. 1683’te II. Viyana seferine, İçel sancağı mutasarrıfı olarak katılmıştır. Kuşatma sonrasındaki savaşta Karaman Beylerbeyi hayatını kaybedince, Karaman eyaleti de Abdülmü’min Paşa’ya verilmiştir. Bundan bir yıl sonra 1684’te ise, Budin savunmasında şehit düşmüştür. İşte bu makalede, bir taşra seçkini olarak Abdülmü’min Paşa’nın yükselişi ve Osmanlı idari zümresine katılışı anlatılmaktadır. Osmanlı eyalet ve livalarındaki mansıpların, Enderun çıkışlı ağlar, paşalar ve paşa-zâdeler tarafından doldurulduğu bir devirde, yerelden birinin ortaya çıkarak askerî sınıfa katılması nadiren görülen bir durumdur. Bu yönüyle Abdülmü’min Paşa, Osmanlı taşra toplumunda âyan zümresinin doğuşu ve yükselişi bağlamında da ilginç bir örnektir. Onun yükseliş hikâyesi, mümkün olduğunca, devrin şartları ve merkezî hükümetin yapısındaki değişimlerle paralel şekilde verilmeye çalışılmıştır. Özellikle, sancakbeyi tevcihlerinin genel seyri, araştırma boyunca gözden uzak tutulmamıştır. Araştırmanın birincil kaynakları, büyük ölçüde Osmanlı arşivindeki defterler, belgeler ve tevcih kayıtlarından oluşmaktadır. Ayrıca Konya ve Karaman kadı sicillerinden de istifade edilmiştir. Keza dönemin Osmanlı kronikleri de yine birincil kaynaklarımızdandır.
Osmanlı Devleti İçel Sancağı 17. Yüzyıl Âyan Taşra Seçkinleri.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Osmanlı Taşra Teşkilatı |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 11 Haziran 2023 |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2023 |
Gönderilme Tarihi | 3 Mayıs 2023 |
Kabul Tarihi | 1 Haziran 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Sayı: 17 - Haziran, 2023 |
İndeksler / Indexes
SCOPUS, TÜBİTAK/ULAKBİM TR DİZİN [SBVT]
INDEX COPERNİCUS [ICI], ISAM, SOBIAD, İdealOnline ve Scilit tarafından dizinlenmektedir.
Dergimizde yayımlanan makaleler, aksi belirtilmediği sürece, Creative Commons Atıf 4.0 Uluslararası (CC BY 4.0) ile lisanslanır. Dergiye yayımlanmak üzere metin yollayan tüm yazar ve çevirmenlerin, gönderdikleri metnin yegâne telif sahibi olmaları ya da gerekli izinleri almış olmaları beklenir. Dergiye metin yollayan yazar ve çevirmenler bu metinlerin CC BY 4.0 kapsamında lisanslanacağını, aksini sayı editörlerine en başında açıkça beyan etmedikleri müddetçe, peşinen kabul etmiş sayılırlar.