Objective: This study was conducted to evaluate the relationship between quality of life and perceived stress in liver transplant patients receiving immunosuppression therapy.
Materials and Methods: This study is a cross-sectional study with the participation of 124 liver transplant patients hospitalized in the liver transplantation center of a university hospital.
Results: The results of the correlation analysis between the perceived stress scale (PSS) and the 36-item Short Form Health Survey (SF-36) subscales of the participants: A negative and weak significant relationship was found between physical function, physical role difficulty, emotional role difficulty, energy/vitality, social functioning, general health perception, and pain sub-dimensions (r=-0.209 and -0.480). A negative, moderate and significant relationship was found between PSS and the mental health sub-dimension (r=-0.563). As a result of the regression analysis, the effect of the PSS total score average on SF-36 sub-dimensions was examined, and it was found that it had the highest and negative effect on the mental health sub-dimension with a rate of 31.7% (R2=.317; B=-1.962; p<0.001).
Conclusions: Our study results revealed that patients' quality of life was low level in the early period after liver transplantation and that stress negatively affected their quality of life.
Immunosuppressive therapy liver transplantation quality of life stress
Amaç: Bu çalışma immunsupresyon tedavisi alan karaciğer nakli hastalarında yaşam kalitesi ile algılanan stres arasındaki ilişkinin değerlendirilmesi amacıyla yapılmıştır.
Materyal ve Metot: Bu çalışma, bir üniversite hastanesinin karaciğer nakli merkezinde yatan 124 karaciğer nakli hastasının katılımıyla gerçekleştirilmiş kesitsel bir çalışmadır.
Bulgular: Katılımcıların algılanan stres ölçeği (ASÖ) ile SF-36 Yaşam Kalitesi Ölçeği (SF-36) alt ölçekleri arasındaki korelasyon analizi sonucu; fiziksel fonksiyon, fiziksel rol güçlüğü, emosyonel rol güçlüğü, enerji/canlılık/vitalite, sosyal işlevsellik, genel sağlık algısı, ağrı alt boyutları arasında negatif yönde, zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmuştur (r=-0,209 ile -0,480). ASÖ ile ruhsal sağlık alt boyutu arasında ise negatif yönde, orta düzeyde ve anlamlı bir ilişki saptanmıştır (r=-0,563). Yapılan regresyon analizi sonucunda ASÖ toplam puan ortalamasının SF-36 alt boyutlarına etkisi bakılmış ve %31,7 oranı ile en fazla ve negatif yönlü olarak ruhsal sağlık alt boyutu üzerine etkisinin olduğu bulunmuştur (R2=0,317; B= -0,962; p<0,001).
Sonuç: Çalışma sonucu, karaciğer transplantasyonu sonrası erken dönemde hastaların yaşam kalitesinin ciddi düzeyde düşük olduğunu ve stresin yaşam kalitesini olumsuz yönde etkilediğini ortaya koymuştur.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Cerrahi Hastalıklar Hemşireliği, Ruh Sağlığı Hemşireliği |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 10 Haziran 2024 |
Yayımlanma Tarihi | 16 Haziran 2024 |
Gönderilme Tarihi | 18 Ekim 2023 |
Kabul Tarihi | 15 Mayıs 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 9 Sayı: 2 |
Bu, Creative Commons Atıf Lisansı (CC BY-NC 4.0) şartları altında dağıtılan açık erişimli bir dergidir. Orijinal yazar(lar) veya lisans verenin adı ve bu dergideki orijinal yayının kabul görmüş akademik uygulamaya uygun olarak atıfta bulunulması koşuluyla, diğer forumlarda kullanılması, dağıtılması veya çoğaltılmasına izin verilir. Bu şartlara uymayan hiçbir kullanım, dağıtım veya çoğaltmaya izin verilmez.