Bu çalışmanın amacı; kök aile işlevselliği ile romantik ilişki doyumu arasındaki ilişkide benlik ayrımlaşmasının aracılık rolünü bir yapısal eşitlik modeli çerçevesinde incelemektir. Araştırmanın çalışma grubu, evlilik hazırlığı içinde bulunan nişanlı bireylerden ve de evlilik ilişkisinin henüz ilk beş yıllık döneminde bulunan bireylerden oluşturmaktadır. Çalışma kapsamında 532 katılımcıdan Aile Uyum Yeteneğini ve Birliğini Değerlendirme Ölçeği – IV, Benliğin Ayrımlaşması Ölçeği ve İlişkilerde Mutluluk Ölçeği aracılığıyla veri toplanmıştır. Yapılan analizler sonucunda nişanlı ve yeni evli bireylerin kök aile deneyimlerinin mevcut ilişkilerinden aldıkları doyumu öngördüğü, kök aile işlevselliği yüksek olan bireylerin romantik ilişkilerinden aldıkları doyum düzeylerinin de yüksek olduğu görülmüştür. Ayrıca, aile işlevselliğinin yüksek olması bireylerin özerk bir birey olarak yetişmelerini desteklemekte, aileden benliklerini ayrımlaştırmalarını sağlayabilmektedir. Öte yandan, mevcut çalışmada bireylerin benlik ayrımlaşma düzeyleri arttıkça yakın romantik ilişkiler kurma ve sürdürme olasılıklarının ve ilişkilerinden aldıkları doyum düzeyinin artacağı hipotezi desteklememiştir. Kültüre özgü bir bulgu olarak, Türk kültüründe bireyin benlik sınırlarını koruyacak şekilde hareket etmesinin, romantik ilişki doyumunun ve çift uyumunun gelişimindeki beklentilerden biri olarak algılanmadığı anlaşılmaktadır. Sonuçlar ilgili alan yazını dikkate alınarak tartışılmış, bu doğrultuda uygulayıcılara ve araştırmacılara bazı öneriler sunulmuştur.
Aile işlevselliği benlik ayrımlaşması ilişki doyumu kök aile işlevselliği evlilik ve aile sistemleri dairesel modeli
This study aimed at examining the mediating role of self-differentiation in the relationship between family-of-origin functionality and romantic relationship satisfaction. The participants consisted of engaged individuals preparing for marriage and individuals in the first five years of the marriage relationship. Data were collected from 532 participants through the Family Adaptability and Cohesion Scale-IV, Differentiation of Self Inventory, and Happiness in Close Relationships Scale. As a result, family-of-origin experiences predicted relationship satisfaction, and the individuals with high family-of-origin functionality had a high level of satisfaction from their romantic relationships. In addition, a high family of functionality supports individuals to grow up as autonomous individuals and enables them to differentiate themselves from the family. On the other hand, the current study did not support the hypothesis that as the levels of self-differentiation increase, the level of romantic relationship satisfaction will increase. As a culture-specific finding, behaving in a way that protects one's self-boundaries is not perceived as one of the expectations in the development of romantic relationships and harmony among Turkish couples. The results were discussed within the framework of the relevant literature, and some suggestions were offered to practitioners and researchers.
Family functioning self-differentiation relationship satisfaction family-of-origin functioning Circumplex model of marriage and family systems
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Aile Danışmanlığı, Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık (Diğer) |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 9 Eylül 2024 |
Yayımlanma Tarihi | 23 Eylül 2024 |
Gönderilme Tarihi | 31 Ocak 2024 |
Kabul Tarihi | 5 Ağustos 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Sayı: 62 |