This paper includes a theoretical study on the responsibilities individuals have to fulfill in order to form an exemplary society within the framework of the verses 23-30 of Surah al-Isra and some hadiths. Accordingly, there is a need for an ideal society in which individuals can live in peace. Human beings, who are have not been left to their own devices, are expected to fulfill the obligation of responsibility, which is an Islamic and humanitarian value and virtue. Therefore, it is possible to classify and evaluate their responsibilities expressing accountability in the manner of responsibility towards Allah, responsibility of the person towards himself, towards his family, relatives, orphans and the needy, nature, that is, animals and other beings. People living in a society should strive for that society to become an ideal, exemplary society. In other words, an ideal society is a society formed by qualified people. Fulfilling these responsibilities, the person strives for the construction of such a society without any external influence. This causes him to be satisfied vertically (Allah) and horizontally (society) and conscience. Otherwise, it is inevitable that he will experience worldly and ethereal unrest.
Bu makale, İsra suresi 23-30. ayetleri ve bazı hadisler çerçevesinde örnek bir toplumun oluşturulması için, bireylerin yerine getirmeleri gereken sorumluluklar üzerine teorik bir çalışmayı içermektedir. Buna göre, bireylerin huzur içinde yaşayacakları ideal bir topluma ihtiyaç vardır. Başıboş yaratılmamış olan insan’ın, İslami ve insani bir değer ve erdem olan sorumluluğun gereğini yerine getirmesi beklenir. Dolayısıyla hesap verebilmeyi ifade eden sorumlulukları; Allaha, kişinin kendisine, aile, akraba, yetim ve muhtaçlarla tabiata, yani hayvanlar ve diğer varlıklara karşı sorumluluk tarzında tasnif edip değerlendirmek mümkündür. Bir toplum içerisinde yaşayan insan, o toplumun ideal, örnek toplum haline gelmesi için çaba göstermelidir. Başka bir deyişle ideal bir toplum, nitelikli insanların oluşturacağı bir toplumdur. Söz konusu sorumlulukları ifa eden insan, dışarıdan bir etki olmaksızın, böyle bir toplumun inşası için gayret eder. Bu ise onun dikey (Allah) ve yatay (toplum) olarak ve vicdanen hoşnut olmasına neden olur. Aksi takdirde dünyevi ve uhrevi huzursuzluk yaşaması kaçınılmazdır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2020 |
Gönderilme Tarihi | 9 Aralık 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 7 Sayı: 2 |