Bu çalışmanın çıkış noktası, belirli ortalamalar üzerinden üretilen kentsel politikaların istenilen sonuçları vermediği, bu nedenle kentin farklı taraflarını dikkate alan politikaların önemli görülmesine dayanmaktadır. Bu bağlamda çalışmanın odağını, kentin önemli bir tarafı olan çocuklar oluşturmaktadır. Yer verilen argümanı destekleyen, hak temelli çeşitli çabaların gösterildiği bilinmektedir. Diğer taraftan yaşanan teknolojik gelişmelerin kentsel alana yansıması, çocuklar için yeni fırsatları gündeme taşımaktadır. İfade edilenler çerçevesinde çalışmanın amacı, teknolojik gelişmelerin etkisiyle bir yaklaşım olarak karşılık bulan akıllı kenti çocuk odaklı incelemektir. Bu araştırmayla akıllı kent çalışmalarında göz ardı edilen çocuklara dikkat çekilmekte, öne çıkarılan çocuk dostu akıllı kent kavramıyla ilgili literatürdeki boşluğa katkı sağlaması ve yeni tartışmalara başlangıç yapması beklenmektedir. Bu çalışma, teknolojinin engelleri ve riskleri saklı kalmakla, kentin farklı konularında gerek fiziksel mekânın bir uzantısı gerekse de sadece dijital ortamda karşılık bulan akıllı uygulamalarla, kentlerin çocuklar için daha anlaşılabilir, yaşanabilir ve katkı sağlanabilir olduğunu ortaya koymaktadır. Bu nedenle akıllı kent çalışmaları içinde çocuğa ayrıca önem verilmesi gerekli görülmektedir.
This study's starting point is that urban policies made on certain averages do not lead to the desired results, so policies that take different sides of the city into account are considered fundamental. In this context, the focus of the study is children, who are an essential part of the city. It is known that various rights-based efforts have been made to support the argument. On the other hand, the reflection of technological developments in the urban area brings new opportunities for children. Within the framework of the statements, the study aims to scrutinize the smart city, which has been responded as an approach with the impact of technological developments, with a child-oriented focus. With this research, attention is drawn to children who are ignored in smart city studies, it is expected to contribute to the void in the literature regarding the concept of child-friendly smart city and to start new discussions. This study reveals that while the barriers and risks of technology remain hidden, cities are more understandable, livable and contributory for children with smart applications which are both an extension of the physical space and correspond only in digital environment in different areas of the city. Therefore, it is deemed necessary to give importance to children in smart city studies.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Kamu Yönetimi |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 15 Mayıs 2022 |
Yayımlanma Tarihi | 20 Nisan 2022 |
Kabul Tarihi | 2 Ocak 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Sayı: 50 |