INTRODUCTION: Recently, the use of amber jewelery in the elimination of complaints during the period of tooth eruption has been increasing especially with the effect of social media. It is suggested that amber has analgesic, antipyretic and antiinflammatory properties and amber jewelery is offered to the market for use in infants. In this study, it was aimed to evaluate the recommendations of medical doctors and dentists related to the use of amber and to review the literature on this subject
MATERIALS and METHODS: A questionnaire consisting of 10 questions was prepared for the study. Dentists, pedodontists, pediatricians, and family physicians, who were closely associated with the complaints of infants during the period of teething, were included in the study.
RESULTS: A total of 246 physicians (188 females, 58 males) who completed the questionnaire completely were included in the study. Only 8.5% of the physicians reported that they recommended amber to their patients during teething period. The amber was recommended by physicians (6.2%) who were between 20-30 years old (p <0.05). It was found that medical doctors (19.5%) recommended amber more commonly than dentists (3%) (p <0.05). As a branch, it was found that family physicians recommended amber more than other physicians (p <0.05).
CONCLUSIONS: As a result, the vast majority of the physicians in our study reported that they did not recommend amber for symptoms during the dental eruption period. It is important for parents to seek scientific advice from physicians before applying traditional or complementary medical methods to their babies, in order to avoid possible complications.As a result, it is believed that all health professionals should be aware of products that are not proven effective, such as amber, that abuse the parental beliefs by marketing firms, and that they are not safe to use in young children and are responsible for disseminating scientific evidence-based information.
GİRİŞ ve AMAÇ: Son dönemlerde diş sürme dönemindeki şikayetlerin giderilmesinde kehribar takıların kullanımı özellikle sosyal medyanın da etkisiyle giderek artmaktadır. Pazarlayıcı firmalar tarafından, kehribarın analjezik, antipiretik ve antiinflamatuar özelliği olduğu ileri sürülmekte, bebeklerde kullanılması amacı ile kehribar takılar piyasaya sunulmaktadır. Çalışmamızda, kehribar kullanımı ile ilgili tıp ve diş hekimlerin tavsiyelerinin değerlendirilmesi ve bu konu ile ilgili literatürlerin gözden geçirilmesi amaçlanmıştır.
YÖNTEM ve GEREÇLER: Çalışma için, elektronik posta yoluyla gönderilmek üzere 10 soruluk bir anket formu hazırlanmıştır. Çalışmaya, bebeklerin diş sürme dönemindeki şikayetleri ile yakından ilişkili olan diş hekimleri, pedodontistler, pediatristler ve aile hekimleri dahil edilmiştir.
BULGULAR: Çalışmaya, anket sorularını eksiksiz dolduran toplam 246 hekim (188 kadın, 58 erkek) dahil edilmiştir. Hekimlerin sadece %8,5’i diş sürme dönemindeki hastalarına kehribarı tavsiye ettiklerini bildirmişlerdir. Kehribarı, en fazla 20-30 yaş aralığındaki hekimlerin (%6,2) tavsiye ettiği tespit edilmiştir (p<0,05). Kehribarı, tıp hekimlerinin (%19,5) diş hekimlerine (%3,0) göre istatistiksel olarak anlamlı derecede daha fazla tavsiye ettiği bulunmuştur (p<0,05). Bölüm olarak, aile hekimlerinin diğer hekimlere göre kehribarı daha fazla tavsiye ettikleri bulunmuştur(p<0,05).
TARTIŞMA ve SONUÇ: Sonuç olarak, çalışmamızdaki hekimlerin büyük çoğunluğu diş sürme dönemindeki semptomlar için kehribarı tavsiye etmediğini bildirmiştir. Ebeveynlerin, bebeklerine geleneksel veya tamamlayıcı tıbbi yöntemler uygulamadan önce bu konuyla ilgilenen hekimlerin bilime dayalı tavsiyelerine başvurmaları, olası komplikasyonların önüne geçilebilmesi için önemlidir. Dolayısıyla, tüm sağlık çalışanlarının, kehribar takılar gibi etkinliği kanıtlanmamış, pazarlayıcı firmalar tarafından ebeveynlerin inançlarını suistimal eden, küçük çocuklarda kullanımı güvenli olmayan ürünler hakkında bilgi sahibi olmaları gerektiği ve bilimsel kanıta dayalı bilgileri yaymaktan sorumlu oldukları düşünülmektedir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | İç Hastalıkları |
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Nisan 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 18 Sayı: 1 |