Genç Plinius’un valiliği sırasında henüz
tamamlanmamış olduğunu bildiğimiz Nikaia tiyatrosunda İznik Müzesi’nin
denetiminde yürütülen kazılar sırasında 2012 yılında bir heykel kaidesi
bulunmuştur. Kaide üzerinde yer alan yazıttan İ.S. 123 yılının consul
ordinarius’u L. Venuleius Montanus Apronianus Octavius Priscus’un Asia prokonsüllüğü
yaptığı 138/139 yılında onurlandırıldığı anlaşılmaktadır. Pisa kökenli bu
senatörun heykelini, kendisini Nemesiastai olarak tanıtan bir topluluk
dikmiştir. Onurlandırma sebebini büyük olasılıkla senatörün bu topluluğa yapmış
olduğu yüklü miktarda para bağışı oluşturmaktaydı. Tiyatroda ele geçen en erken
epigrafik belge niteliğine sahip bu yazıtın çevirisi şöyledir:
«Hayırlı, uğurlu olsun! Tanrıça Nemesis’in
müminleri, sırasıyla Salius Collinus, triumvir monetales, sexvir equitum
Romanorum, praefectus Romae feriarum Latinarum makamlarına geldikten sonra Divus
Traianus Parthicus’un quaestor’u, (ardından) praetor, legatus legionis primae
Italicae, augur, konsül ve Asia eyaleti yöneticisi olan vatansever hemşehrimiz
ve velinimetimiz, Lucius oğlu, Galeria kütüğüne kayıtlı, Lucius Venuleius
Montanus Apronianus Octavius Priscus’u(n heykelini), yaptığı para bağışından
diktiler.»
Yazar yazıtta kendisini Nemesiatai (Nemesis
müminleri) olarak tanıtan topluluğun, batı eyaletlerinden bilinen bazı örnekler
doğrultusunda, gladyatör oyunları ve hayvan dövüşlerine tutkuyla bağlı Nikaia
vatandaşlarından oluşan bir dernek niteliği taşıdığı sonucuna varmaktadır. Bu
topluluğun Nemesis kül-tünü önemsemesi söz konusu tanrıçanın arena oyunlarındaki
başat konumundan kaynaklanmaktadır.
Nemesis’in Nikaia için taşıdığı önemi
belgeleyen başka veriler de mevcuttur. Tiyatronun doğu parodos’unda analemma
duvarına açılan iki nişe Smryna tipi iki Nemesis heykelciği dikilmiştir.
Nişlerin altına kazınan ve «Uğurlar olsun! Tanrıça Nemesis’leri güneş saati
uzmanı Aelianus Asklepiodotos adadı» ibaresini taşıyan kitabe parodos’un bu
kısmının bir Nemeseion olarak işlev gördüğünü göstermektedir. Tiyatroların
giriş kısımlarının aynı zamanda Nemesis kült alanı olarak da işlev görmesi batı
eyaletlerindeki birçok amfitiyatronun yanı sıra Doğu’da Philippi tiyatrosu için
de tespit edilmiştir.
Nikaia tiyatrosunda Nemesis kültüne yer
ayrılması ise Hadrianus ya da Antoninus Pius Dönemi’nde, yani Nemesis
müminlerinin Montanus Apronianus’u onurlandırdıkları tarihe yakın bir zamanda
ger-çekleşmiş olmalıdır. Antoninus Pius Dönemi’nde darp edilen Nikaia
sikkelerinde de Tanrıça Nemesis’in sikke figürü olarak kullanıldığı
bilinmektedir. Sonuç olarak arkeolojik, epigrafik ve numismatik veriler
ışığında Tanrıça Nemesis’in Antoninler Devri’nde kentte yoğun bir tapınım
gördüğü anlaşılmaktadır.
Nemesis’in İmparatorluk Dönemi’yle birlikte
giderek önem kazanarak geri planda bir konumdan yaygın tapınım gören başat bir
konuma yükselmesi diğer doğu eyaletleri için de tespit edilmiştir. Yazar,
Nemesis kültünün bu «yükselişini», batıda Roma imparatorlarının desteğiyle
arenada «zafer tanrıçası»na dönüşümünün Tanrıça’nın doğudaki adalet ve intikam
tanrıçası olarak «geleneksek» kimliğiyle örtüş-mesine bağlamaktadır. Her
halükarda gladyatör oyunlarının doğuda da yaygınlaşması Nemesis’e olan ilginin
doğu eyaletlerinde de artmasında önemli rol oynamıştır.
Yazar Nemesis kült alanlarının tiyatro
binalarıyla bağlantısı ve Nikaia’da Nemesis kültünün gelişimi hakkında verdiği
bu bilgilerin ardından makalenin ikinci bölümünde Nikaia ve diğer Bithynia
kentle-rinde gladyatör oyunlarının yaygınlığını ve tarihsel gelişimini
incelemektedir. Doğu’da Augustus Dö-nemi’nde İmparator kültünün yerleşmesi
gladyatör oyunları için ideolojik zemini oluşturmuştur. Augustus ve Tiberius
dönemleri için Ankara rahip listeleri bu yönde önemli ipuçları vermektedir.
Ancak, İ.S. 1. yüzyılda İmparator kültü rahiplerinin gladyatör oyunları
tertipleme yükümlülüğü bulunmaması, böylesi kanlı oyunlara zaten alışık
olmayan Bithynia soylularının gladyatör oyunlarına karşı başlangıçta çekingen
davranmalarına neden olmuştur. Nitekim bu erken evrede Bithynia’da gladyatör
oyunlarının sergilendiklerine dair henüz delil olmadığı gibi, belgeler daha
ziyade gladyatör oyunlarının İ.S. 2. yüzyılda yaygınlaştığına ve imparator
kültü rahiplerinden artık yılda en az bir kere gladyatör oyunu düzenlemelerinin
beklendiğine işaret etmektedir. Buna rağmen Bithynia kentlerinde yöneticilik
yapan soyluların bu tür oyunları kendi onurlarına kaleme alınan yazıtlarda
anmayı tercih etmedikleri görülmektedir. Nikaia’da pahalı gladyatör ve hayvan
dövüşleri sergilemekle övünen Flavius Severianus Asklepiodotos bu konuda bir
istisna oluşturmaktadır. Askeri seferleri sırasında Caracalla ve Elagabal’in
kış aylarını Bithynia’da geçirmelerini fırsat bilen Asklepiodotos, adı geçen
imparatorlarla mahiyetlerindeki ordu mensuplarının onuruna bu oyunları
düzenlemiş ve bu vakıf imparator kültü rahipliğinden bağımsız gerçekleşmiştir.
Asklepiodotos’un her iki imparatora sunduğu bu hizmet karşılıksız kalmamıştır.
Zira Elagabal onu Roma rahipliğine atamış ve ona ömür boyu erguvan renkli
giysi giyme ayrıcalığı tanımıştır.
Yazar makalede ayrıca Bolu’da ele geçip ön
kısmı arena dövüşlerinde kullanılan kalkan (scutum) şeklinde betimlenmiş bir
gladyatör anıtını da incelemektedir. Yaygın görüşe göre söz konusu anıt, gladyatör
oyunlarını tertipleyen rahibin bu oyunların unutulmaması amacıyla yaptırdığı
bir tür hypomnema (= hatırat) olarak yorumlanmıştır. Bunu Asia eyaletinin bazı
kentlerinden hâlihazırda bilinmekte olan benzer anıtlarla karşılaştıran yazar,
birtakım özelliklerini göz önüne alarak söz konusu anıtın imparator rahibi
Secundus’un tertiplediği dört günlük arena oyunlarında hayatını kaybeden oniki gladyatör
için yaptırdığı bir mezar anıtı olduğu sonucuna varmaktadır.
Gladyatör ve hayvan dövüşleri Bithynia
kentlerinde de en yaygın dönemlerini İ.S. 2. yüzyılla 3. yüzyılın ilk yarısında
yaşamıştır. Bu oyunların Nikaia ile Nikomedeia’nın «Bithynia’nın önde gelen
kenti» unvanı (proteia) için birbirleriyle sürdürdükleri acımasız rekabette de
araç olarak kullanıldıkları anlaşıl-maktadır. Nikomedeia hem gladyatör hem de
gladyatör oyunları hakemi olarak uluslararası üne sahip P. Aelius’a Hadrianus
Dönemi’nde vatandaşlık hakkı tanımıştır. Nikaia ise aynı hakkı Asia ve Bithynia
kentlerinde popülerlik kazanan hayvan dövüşçüsü Iustus’a vermiştir. Yazara göre
gladyatörlere vatan-daşlık hakkı verilmesi ender bir uygulama olup kentler
arasında gerçekleşen acımasız rekabetin bir yan-sıması olarak yorumlanmalıdır.
Yazar makalenin üçüncü bölümünde Nemesis
müminleri tarafından onurlandırılan Venuleius Apronianus ile Nikaia kenti ve
adı geçen topluluk arasındaki ilişkiyi irdelemektedir. Onur yazıtında Venuleius
Apronianus’un Nikaia’da «vatansever» ve «hemşehri» olarak tanıtılması yazara,
Bithynia Bölgesi’nde herhangi bir resmi görev üstlenmemiş olan Pisa kökenli bu
senatörun Nikaia kentine atalarından gelen bir yakınlığı olduğunu
düşündürmektedir. Yazara göre Venuleii Apronii soyu ile Nikaia arasındaki bu
bağ senatörün dedesi L. Venuleius Montanus’un Nero Dönemi’nde Bithynia valiliği
yaptığı sırada kurulmuş ve muhtemelen yine bu görevi sırasında Nikaia kenti onu
patronu olarak seçmiştir. Kent ile aile arasında bu şekilde kurulan bağın Nero
Dönemi valisinin oğlu ve daha sonra da torunu Venuleius Apronianus’a kadar
korunduğu anlaşılmaktadır. Venuleius Apronianus’un Asia valisi iken Nikaia’da
faaliyet gösteren Nemesis müminlerine bağışta bulunması yazara bu topluluğun
kentte hatırı sayılır bir siyasi güce sahip olduğunu ve prokonsül ile topluluk
arasındaki yakın ilişkinin bu topluluğa önderlik eden Nikaia eşraf tabakasının
bazı mensupları tarafından kurulmuş olabileceğini düşündürmektedir.
Yazar makalenin son bölümünü ise İ.S. 90
civarında Domitianus’un danışmanlarından Lucius Venuleius Montanus
Apronianus’un oğlu olarak doğan Venuleius Apronianus’un kariyerine (cursus honorum)
ayırmıştır. Bu konuda şimdiye kadar bilgi veren tek belge Lucca’da bulunmuş bir
onurlandırma yazıtıydı (CIL XI 1525). Yarıdan fazla kısmı kayıp olan bu yazıt,
Nikaia tiyatrosunda bulunan ve yukarıda yayımlanan yeni belgenin yardımıyla
artık çok daha doğru bir şekilde tamamlanabilmektedir. Makalenin son kısmında
ayrıca senatörün kariyeri aynı isimli oğlunun memuriyetleriyle karşılaştırılmış
ve her ikisinin kariyerinin büyük benzerlik gösterdiği ortaya konmuştur.
Nikaia Nemesis Smyrna Nemesiastai gladiatör ve hayvan dövüşleri tiyatro Venu¬leii Aproniani kent patronluğu CIL XI 1525
Nicaea Smyrna Nemesis Nemesiastai gladiatorial combats animal fights theater Venuleii Aproniani city patronage CIL XI 1525
Birincil Dil | Almanca |
---|---|
Konular | Dilbilim |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Ağustos 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2016 Cilt: Suppl. 1 |