Islam and Judaism are two important
monotheistic religions in world history. In both Islam and Judaism have similar
religious phenomena and concepts due to their semitic origin. Prophethood is one of these common religious phenomena. In this
article we have translated, author William Brinner, compares the prophethood in
both religions and draws attention to similarities and differences. The author
emphasizes how the Prophet Moses and Mohammad were accepted by their
communities in a great honor in terms of their basic scriptures (Qur’an –
Tanakh) and traditions.
According to author, Muslims and Jews recognize that
Abraham was the ancestor of all prophets. However, there are some differences
between two of them. According to Jews, Moses is the greatest prophet and
prophetic age had been closed with Malakai (BC 5th) and that they had no need
of a new prophet. However, the Muslim community claimed that the last prophet
is a Mohammed (Peace be upon him). According to the author, another important
difference is the behavior of the prophets towards God and their societies. In
terms of Jews words of the prophets dont form the basis for law, nor do the
lives of their serve as models for others to follow. In Judaism, also prophets
sometimes argue with Yahweh. But these are virtually unthinkable in the Islamic
belief. The author, in his essay, tried to examine these views in detail
through different examples from the sources of both religions
İslam ve Yahudilik, dünya tarihinin
monoteist karakterli iki önemli dinidir. Her iki din de Semitik kökenli
olmaları nedeniyle benzer dini kavram ve fenomenlere sahiptir. Peygamberlik de
bu ortak dini fenomenlerden birisidir. Çevirisini yaptığımız bu makalede yazar,
her iki dindeki peygamberlik olgusunu mukayese etmekte, benzer ve
farklılıklarına dikkat çekmektedir. Yazar, Hz. Musa'nın ve Hz. Muhammed’in
peygamberliklerinin kendi temel kutsal metinlerinden (Kur’an – Tanakh) ve
geleneklerinden hareketle toplumları tarafından nasıl büyük bir onur içinde
kabullenildiğine vurgu yapmaktadır.
Yazara göre, Müslümanlar ve
Yahudiler, Hz. İbrahim’in bütün peygamberlerin atası olduğunu kabul ederler.
Ancak Yahudilere göre Hz. Musa en büyük peygamberdir ve peygamberlik çağı
Malaki (M.Ö. 5. yy) ile son bulmuştur ve yeni bir peygambere ihtiyaç yoktur.
Oysa Müslümanlara göre ise Hz. Muhammed (SAV) peygamberlerin sonuncusudur.
Yazara göre bir diğer önemli fark ise, peygamberlerin Tanrıya ve toplumlarına
karşı olan davranışlarıyla ilgilidir. Örneğin Yahudi peygamberlerinin sözleri
hukuk için temel bir kaynak oluşturmadıkları gibi, onların hayatları da
kendilerine tabi olanlar için bir rol model olma özelliği taşımazlar. Yine
Yahudilikte peygamberler zaman zaman tanrı Yahova ile tartışırlar. Oysa
bunların İslam inancı açısından düşünülmesi bile mümkün değildir. Yazar,
makalesinde bu görüşlerini, her iki dinin kaynaklarından verdiği değişik
örnekler üzerinden giderek detaylı bir şekilde irdelemeye çalışmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din Araştırmaları |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Ekim 2018 |
Gönderilme Tarihi | 20 Temmuz 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Sayı: 2 |