Hayatla doğrudan ilgili olan edebiyat, yeme-içme
kültürü ile de bu çerçevede ilgilenir. Yeme-içme, bireyin biyolojik bir
ihtiyacı olduğundan başka mensubu bulunduğu kültürün önemli bir ögesidir. Köklü
mazisinden kaynaklanan zengin içeriği ile Türk mutfağı yazarlarımıza oldukça
geniş imkânlar sunmuştur. Refik Halit Karay, Ahmet Rasim ve Ahmet Midhat Efendi
başta olmak üzere birçok yazar, bu imkânlardan yararlanıp yeme-içme unsurlarını
edebî eser formunda vermişler, böylelikle Türk mutfak kültürünün edebiyat
vasıtasıyla da devamını sağlamışlardır. Bir kültür ve sanat insanı olarak
hayata geniş bilgisi ve görgüsü etrafından bakan Ahmet Hamdi Tanpınar da
edebiyatla yeme-içmenin münasebetine ilgisiz kalmaz. Hem bize hayatını veren
günlükleri ve mektuplarında hem de geniş kültürünü yansıtan kurgusal
metinlerinde yeme-içmeye türlü açılardan dikkat eder. Günlükleri ve
mektuplarında yeme-içme özelinde insani tarafından yakaladığımız yazar,
kurgusal metinlerinde meseleye millî kültüre yönelttiği estetik bakışlarla
yönelir. İkinci tipteki eserlerinde yeme-içmeye dair verdiği ayrıntılar aynı
zamanda kurguya katkı yapıcı işlevde kullanılmıştır. Kalabalık şahıs kadrosuna
sahip romanlarında karakterleri bir araya toplama, eserde tartışılan meselelerin
bir kez daha üstünden geçme, bir karakteri tanıtma, estetiğinin büyük kısmını
oluşturan musikiye değinme fırsatı bulma gibi gayelerle yazar, eserlerinde
sofra ve kültürüne yer vermiştir. Tüm bunlar konunun edebiyatla ilgisini Tanpınar
gibi büyük bir yazarın kalemiyle kanıtlamaktadır.
Literature, which is directly related to life,
deals with the culture of eating and drinking in this context. Eating and drinking is an important element of the culture in which
the individual belongs rather than a biological need. With
its rich content originating from its deep-rooted past, Turkish cuisine has
provided a wide range of opportunities for our authors. Refik Halit Karay,
Ahmet Rasim and Ahmet Midhat Efendi, and many other writers, benefited from
these opportunities and provided food and beverage elements in the form of
literary works, thus, they ensured the continuation of Turkish culinary culture
through literature. Ahmet Hamdi Tanpınar, who looks at the environment around
his vast knowledge and experience as a person of culture and art, is not
indifferent to the relation of eating and drinking with literature. In his fictional texts and his fictitious texts that reflect his
life, he takes care of eating and drinking from different angles. The author, who is captured by human beings in his diaries and
letters, turns to the issue in his fictional texts with the aesthetic outlook
he directs to the national culture. In his second type of works, the details he
gave about eating and drinking were also used in the constructive function of
fiction. The author touches on the table and the culture in his works for the
purpose of gathering the characters together, passing over the issues discussed
in the work, introducing a character, finding the opportunity to touch the
music that constitutes a large part of his aesthetics. His interest in the
culture of eating and drinking, in his novels, hedonists, food lovers also
responds. All this proves the interest of the literature with the help of a
great writer such as Tanpınar.
Literature eating and drinking culture Tanpınar national culture aesthetic
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Türk dili, kültürü ve edebiyatı |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 21 Mart 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Sayı: 14 |