Arapçada hurûfu’l-me‘ânî olarak adlandırılan, Türkçede kendisine edat olarak karşılık bulan mana harfleri üzerine yazılmış kitaplar, tıpkı cümlelerdeki edatların yargıları bağlamada birer köprü görevi üstlendiği gibi, dilin anlaşılmasında ve metin tercümelerinde bizimle metin arasında bir köprü görevi görür. Hicrî II. asırla birlikte mana harflerini ele alan eserler kaleme alınmaya başlamıştır. Hicrî III. asrın sonları ile IV asrın ilk yarısı arasında yaşamış olan Ebu’l-Kâsım ‘Abdurrahman ez-Zeccâcî’ye (ö. 340) kadar bu alanda yazılan ilk eserler az sayıdaki belli başlı edatları ele almıştır. Yaşadığı dönemin ilmi zenginliğinden oldukça istifade eden Zeccâcî, temelde nahiv eksenli bir dil âlimi olmasına rağmen farklı alanlarda çok sayıda eser vermiştir. Zeccâcî çeşitli dil ekollerinden etkilenmekle birlikte etkilendiği fikirleri sentezleyip eserlerini kendisine özgü bir üslupla yazmaya gayret etmiştir. Hurûfu’l-Me‘ânî adlı eserinde ele aldığı 137 edatın izahatında pek çok ayet, şiir, sahabe kavli, darb-ı mesel ve dil âlimlerinin görüşlerine yer vermiş, bununla birlikte yalnızca 1 hadisi şahit olarak kullanmıştır. Edatlar açıklanırken kimi zaman kısa kimi zaman da detaylı bilgiler verilmiştir. Zeccâcî’nin eserinde işlediği edatları herhangi bir kritere göre kategorize etmeksizin karışık bir biçimde vermesi eksik bir husus olarak göze çarpmaktadır. Buna rağmen Arap dilinde kullanılan edatları detaylı bir biçimde ele alan ilk müstakil eseri yazmış olan Zeccâcî, bu alanda bir dönüm noktası olmuştur. Kitabındaki edatları açıklarken çeşitli dil ekollerine ait görüşlere yer vermesi, yetiştiği ilmi ortamın zenginliğinin bir yansıması niteliğindedir. Kitabın anlatımının açık ve net olması değerini daha da artıran bir unsurdur. Bu özelliğiyle mana harfleri adına önemli bir kaynak konumundadır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Arap Dili, Edebiyatı ve Kültürü |
Bölüm | Dünya dilleri, kültürleri ve edebiyatları |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 21 Ekim 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Sayı: 36 |