Al-Juwaynī was charged of being incompetent
with hadiths, presimably due to some misjudgments of his in sort of technical
issues of hadiths. Of “Muadh’ Hadith” mentioned by the methodologists as one of
the foundations of Qiyas/Ijtihad, his
judgment “It is compiled in the sahih books of hadiths; its being authentic
(sihhat) is unanimous.” was singled out for heavy criticism. Despite the fact
that “Muadh’ Hadith” was recognized by the great majority of methodologists
including al-Juwaynī, most of hadith scholars regarded it as weak (zaeef).
Al-Juwaynī grew up together with the hadith
activities since his childhood and took a serious hadith education. In our
opinion, the suggestion that he had no command of knowledge of “hadiths” and
“hadith science” simply with reference to some misjudgments that he made, does
not correspond to the truth. Regarding his knowledge of hadith, the most true
approach is that he did not engage in hadith science as much as he did in
“İslamic law” (fiqh), “methodology of İslamic law,” and “kalam” and rather than
those fields, he did not write a single work in hadith science and accordingly
have such a high authority as the eminent hadith scholars.
Cuveynî, hadislere dâir birtakım teknik
konularda bazı hatalı değerlendirmelerde bulunduğundan olsa gerek, hadis
bilmemekle ithâm edilmiştir. Onun, usûlcüler tarafından kıyâsın/ictihâdın
dayanaklarından biri olarak zikredilen “Muʻâz hadisi”ne dâir
“sahîh kitaplarda müdevvendir; sıhhati üzerinde ittifâk edilmiştir” şeklindeki
değerlendirmesi, şiddetli eleştirilere konu olmuştur. “Muʻâz hadisi,”
Cuveynî’nin de dâhil olduğu usûlcülerin büyük çoğunluğu tarafından kabûl görse
de hadis tekniği açısından problemli görülmüştür.
Cuveynî, küçüklüğünden beri hadis
faaliyetleriyle iç içe olmuş ve ciddi bir hadis eğitimi almıştır. Yaptığı
birtakım hatalı değerlendimelerinden hareketle, onun “hadisleri” ve “hadis
ilmi”ni bilmediğini öne sürmek, kanaatimizce gerçeği yansıtmamaktadır.
Cuveynî’nin hadisçi yönü hakkında benimsenecek en isâbetli yaklaşım, onun
“fıkıh,” “fıkıh usûlü” ve “kelâm”la uğraştığı kadar hadisle uğraşmadığı, söz
konusu alanların aksine hadis ilminde müstakil bir eser yazmadığı ve ünlü
hadisçiler düzeyinde otorite sâhibi bir hadisçi olmadığıdır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 18 Haziran 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 |
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License.
SAUIFD bilginin yayılması ve zenginleşmesi için Açık Erişim Politikasına uymaktadır.