Müslümanların Endülüs’teki siyasi varlığı, 711’de Tarık bin Ziyad’ın Vizigot egemenliğindeki İber Yarımadası’nı fethinden başlayarak 1492’de Müslümanların İber Yarımadası’ndaki son siyasî varlığı olan Gırnata Benî Ahmer Devleti’nin yıkılışına dek sürmüştür. Bu süreç içerisinde yaşanan tüm siyasi mücadelelere, isyanlara, işgallere ve savaşlara rağmen Endülüs’ün tarihi, yalnızca siyasi bir geçmişten daha fazlasını ifade etmektedir. Müslümanların bölgedeki uzun varlıkları esnasında Endülüs, farklı renk, din, mezhep, dil ve etnik kökene sahip insanların bir arada yaşamını ifade eden “convivencia”nın merkezi haline gelmiştir. Bu farklılıklar içerisinde Endülüslü kadınlar da sosyal hayatta, bilimde, siyasette etkin rol oynamışlardır. Her ne kadar zamansal düzlemde çok uzak olmasa da, coğrafî açıdan İslam’ın doğduğu toprakların en batısına düşen Endülüs, İslam medeniyeti içinde kendine has dinamikleri ile şekillenen bir bölge olmuştur. Bu bağlamda İslam’ın doğduğu topraklar ile ulaştığı en ileri nokta arasında kadınların sosyal ve siyasi yönlerine dayalı bir karşılaştırma, Endülüs kadınını daha iyi anlamamıza vesile olacaktır. Çalışmamızda, Hz. Muhammed’in mesajıyla şekillenen, İslam’ın doğduğu topraklarda kadının sosyal ve siyasal sahadaki rolü ile Endülüslü kadınların faaliyetleri ve toplumsal hayattaki görünürlüklerine dair bir karşılaştırma yapılacaktır.
The political presence of Muslims in al-Andalus had remained from Tariq bin Ziyad’s conquest of Visigothic Hispania in 711, untill the fall of Ghirnata in 1492. Despite all the political struggles, rebellions, occupations and wars, the history of al-Andalus means more than political history. Because at this period of Muslims’ presence in medieval Iberia, al-Andalus became the center of “convivencia”, that means “the art of living together of all differences”. This convivencia refers to people with different colors, religions, sects, languages and ethnicities. Among these differences, Andalusian women also played an active role in social life, science and politics. Although it is not very far in the temporal plane, al-Andalus, which has fallen to the west of the lands where Islam was born, has been a region shaped by its unique dynamics within Islamic civilization. In this context, a comparison based on the social and political aspects of women between the lands where Islam was born and the furthest point it has reached will be instrumental in our better understanding of the Andalusian woman. Hereby, our aim is to compare the role of women in the social and political life of the Islamic society, which was shaped by the message of Prophet Muhammad, with the activities of Andalusian women and their visibility in social life.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Din Araştırmaları |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Ocak 2023 |
Gönderilme Tarihi | 30 Ekim 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Sayı: 7 |