Hicri Beşinci asırda Bağdat’ta yaşamış
olan El-Hatîb el-Bağdâdî İslâmî ilimlerin birçok alanında eserleri olmakla
birlikte hadis alanında meşhur olmuştur. Onun yaşadığı asırda İslamî ilimler teşekküllerini
tamamlamıştır, her ilmin kendine has literatür ve dili gelişmiştir. Bununla beraber
İslâmî ilimler bir bütünün parçaları olmaları hasebiyle bir biriyle ilişki ve
irtibatları bulunmaktadır. El-Hatîb el-Bağdâdî bir muhadîs olmasına rağmen
sadece rivayetle ilgilenmenin bir bütün olan İslamî ilimlerden kast edilen
meyvenin vermesinde eksik kalmasına sebep olduğunu görmüştür. O hem rivayete
hem de dirayete önem vermiş, bu anlamda dönemin sadece rivayetle ilgilenen muhaddislerine
dirayetle ilgilenmelerini de tavsiye etmiştir. El-Hatîb el-Bağdâdî’nin hadisçi
özelliğini belirgin bir şekilde yansıttığı El-Fakîh ve’l-Mütefakkîh adlı
usûl eserinde bu anlayışı görülebilmektedir. O, insanlar arasında Peygamber’in
gerçek varisi olarak fakihleri görmektedir. Bu sonuca fıkıhta rivayet ve
dirayetin beraber olması özelliğinden ötürü varmaktadır. Rivayet ilimleri olan
hadis ve tarihte önemli eserler bırakan El-Hatîb el-Bağdâdî’nin dirayete de
vurgu yapması önem arz etmektedir. Dolayısıyla bu çalışma onun fıkıh ve fakih
algısına odaklanmaktadır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2018 |
Kabul Tarihi | 28 Aralık 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 10 Sayı: 4 |
Creative Commons Atıf-Gayriticari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY-NC 4.0) ile lisanslanmıştır.
Derginin tüm içeriğine açık erişim sağlanmaktadır. Yayınlanan makaleler öncelikle İThenticate programında taranmaktadır.
Dergimizde
yayınlanan makalelerin sorumluluğu yazara ait olup, tüm telif hakları Şarkiyat İlmi Araştırmalar Dergisi’ne devrolunmuştur.