Hanefî düşüncede, hakîkat-mecaz ilişkisinin kavranış biçimine etkisi
bakımından ma’nen ittisâl-sûreten ittisâl ayrımı belirleyici bir işleve sahiptir.
Mâ’nen ittisal (amaçsal ilişki) tabiriyle, iki farklı hukukî düzenlemenin ortak bir
amaç için sevk edilmiş olmaları; sûreten ittisal (biçimsel ilişki) tabiriyle de
hüküm/ma’lûl-illet ve hüküm/müsebbeb-sebep ilişkisi kastedilmektedir. İki farklı
hukukî düzenleme arasında amaçsal bir ilişkinin varlığı halinde, hakîkat
anlamlarıyla her iki düzenlemeyi ifade eden lafızların mecaz yoluyla diğerini
ifade etmek üzere kullanımı söz konusudur. Benzer şekilde, hüküm-illet
ilişkisinde illeti temsil eden lafzın mecaz yoluyla hükmü ifade etmek üzere
kullanımı söz konusu olabileceği gibi hükmü temsil eden lafzın da illeti ifade
etmek üzere kullanımı söz konusudur. Hüküm-sebep ilişkisinde ise, hakîkat
anlamıyla sebebi temsil eden lafzın mecaz yoluyla hükmü ifade etmek üzere
kullanılabilmesine karşılık hükmü temsil eden lafzın sebebi ifade etmek üzere
kullanımı söz konusu değildir. Son olarak hanefî düşüncede, hakîkat-mecaz
ilişkisinin kavranış biçimi ile hanefî kıyas teorisi arasında bir tutarlılık olduğu
tespit edilebilmektedir.
Hanefî Hukuk Düşüncesi Hakîkat-Mecaz İlişkisi Ma’nen İttisâl Sûreten İttisâl
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Mart 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Sayı: 30 |
.