Aile kurumu, günlük hayatta karşılaşılan küçük olaylardan, bir birikim halinde ilerleyerek meydana gelen toplumsal değişme süreçlerinden ve bunlarla birlikte pek çok diğer içsel ve dışsal gelişmeden etkilenmektedir. Aile kurumunun üzerinde etkili olan önemli olgulardan birini de göç olgusu oluşturmaktadır. Çeşitli nedenlerle ferdi ya da toplu olarak yer değiştiren bireyler, dâhil oldukları yeni yaşam ortamına adapte olmaya gayret gösterirler. Bu durum da aile bireyleri arasındaki davranışlara, beklenti ve deneyimlere etki etmektedir. Türkiye’de 1950’li yıllarda başlayan kırdan kente göç hareketi, 80 yıllardan sonra kentler arası bir nitelik kazanmış; bu göçler ailenin geleneksel yapısı, ebeveynlerin rolleri, çocuk ve çocuk eğitimi ile kadın algısı gibi konularda değişimlerin yaşanmasını hızlandırmıştır. Bu çalışmada iç göç olgusunun aile kurumu üzerindeki etkileri değerlendirilmiştir. Türkiye’de iç göçlerin aile yapısı üzerinde başat bir değişim gücü gösterdiği anlaşılmıştır. Göçlerden sonra, yeni yaşam ortamlarında eski geleneklere bağlı kalmak; özellikle modern kentlerdeki ekonomik yaşam güçlüğü, barınma olanakları, kalabalık nüfus, dağınık kentleşme ve ulaşım gibi başlıca sorunlar düşünüldüğünde zorlaşmıştır. Evlilik, ailede babanın konumu, çocuk sayısı, kadının iş hayatına atılması, çocukların eğitilmesi gibi alanlarda önemli değişmeler meydana gelmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Sayı: 41 |
.