Hukukun yasakladığı bir fiil yahut davranışta bulunmak şeklinde
tanımlanan hukuka aykırılık, kanunun öngördüğü şartların yerine gelmesi halinde
belirli durumlarda ortadan kalkabilmektedir. Bunlardan başlıcaları zarar görenin rıza
göstermesi, kamu güvenliği ve üstün nitelikte özel veya kamusal yarardır. Diğer
hukuka aykırılığı ortadan kaldıran hallerle birlikte sayılan rıza unsuru incelendiğinde
hukuka aykırılığın ortadan kalkıp kalkmayacağının tartışıldığı çeşitli durumlarla
karşılaşılmaktadır. Rızanın nasıl verildiği yahut rızayı kimin verdiği burada önem arz
etmektedir. Ayrıca diğer durumlardan olan üstün nitelikte yarar da özellikle kamusal
yarar ile özel hayatın gizliliğinin korunması hakkının çatışması gibi durumlarda her
zaman hukuka aykırılığın ortadan kalkmasını sağlamamaktadır.
Bu çalışma ile öncelikle konunun temel unsuru olarak hukuka aykırılık
konusu kısaca ele alınacak, ardından hukuka aykırılığı kaldıran hallerden zarar
görenin rızası, rıza türleri ile incelenecektir. Aydınlatma yükümü doğrultusunda
sağlık hukuku kapsamında geçerli rızanın önemi vurgulanacaktır. Ayrıca rıza konusu
fikri haklar altında da ele alınacaktır. Sonrasında üstün nitelikte özel yarar ve üstün
nitelikte kamusal yarar konuları analiz edilecektir. Kişilik hakları ile kamu yararının
çatıştığı durumlar incelenecektir. Makale ile hem Türk hukukunda hem diğer
hukuklarda emsal kararlar ve hukuki düzenlemeler ele alınarak çatışan menfaatler
dengesi nasıl sağlanabilir sorusuna cevap aranması amaçlanmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Hukuk |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 2 Ocak 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 9 Sayı: 2 |