Öz
Bir milletin sağlık ve zindeliği ile uluslararası büyük organizasyonlardaki başarısı etkili spor sisteminin ürünüdür. Etkili spor sisteminin en temel bileşenleri antrenör ve eğitmenlerdir. Bu konuda en önemli işlerden biri ise, antrenörlerin ve eğitmenlerin kalite odaklı eğitimi ve sınıflandırılmasıdır. Bu çalışmanın amacı, ulusal etkili spor sisteminin temelini oluşturan nitelikli antrenör ve eğitmenlerin yetiştirilmesini düzenleyen 14 Aralık 2019 tarihli 30978 sayılı Gençlik ve Spor Bakanlığının hazırladığı “Antrenör Eğitim Yönetmeliği”nin analizi ve değerlendirmesidir.
Uluslararası başarı ile sportif ve fiziksel etkinliklere katılımda Türkiye’nin gelişmiş ülkeler arasında yer alabilmesi için spor bilimcilerin ve ilgili Spor Federasyonlarının ortaklaşa hazırladığı antrenör eğitim programının geliştirilmesine, antrenörlerin derecelendirilmesine ve OSYM gibi bağımsız kurumların objektif değerlendirmesine ihtiyaç vardır.
Bu değerlendirmenin sonuçları, en son düzenlemenin sadece fiziksel uygunluk ve sağlıklı yaşam tarzı haricinde antrenörlük alanını kapsadığını ve bilimsel olmayan şekilde spor antrenörlerini sporcuların yaş gruplarına göre sınıflandırdığını, görev, yetkinlik ve temel faaliyetlerinin belirlendiğini göstermiştir. Yönetmelikte, antrenör niteliğini artıran deneyim kazanma sadece süre ve seminerler ise standartları belli olmayan eğitim etkinliği olarak algılanmıştır. Üniversitelerin spor bilimleri alanı lisans eğitimi mezunları ile başarılı sporcu ve antrenörlere verilen hak ve muafiyetler alan yeterliliği ölçen merkezi sınav yapılmadan verilmektedir.
Antrenör ve eğitmenlerin bilgi, beceri, deneyim, profesyonellik ve başarı düzeyleri şeffaf ve objektif şekilde yapılan kurumsal alan yeterlilik sınavlar ile yapılmalıdır.