Sosyal eylem, toplumun ferdi olmak üzere toplumsal değer, inanç ve kurallaşmış ilkeleri içselleştirme edimidir. Sosyal eylem, toplumun ortak bilgi, değer ve ilkeler üzerinde uzlaşıp bunları süreklileştirmesi ile kurumsallaşmaktadır. Her türlü toplumsal veriyi içselleştirme süreci ise sosyalizasyon olarak adlandırılmaktadır. Modernite, ekonomik ve siyasal etkinlik aracılığıyla toplumsal değer ve normları yeniden yapılandırma yeteneğine sahiptir. Bu nedenle modernite eleştirisi sosyolojinin daimi konusudur. Richard Sennett bu eleştiriyi, sosyo-psikolojik yaklaşım beraberinde, yeni toplumsal kurumların ürettiği değer ve ilkelerin insan ilişkisini şekillendirmesi açısından geliştirmektedir. Toplumsal kurumlardan dönüşüme daha yatkın olan ekonomi ve siyaset, sosyal evreni inşa ettikleri kanallarda etkileşimi zayıflatmışlardır. Etkileşimin zayıflığı, genel olarak toplumsallaşmanın doğasının bozulması ve bireyselleşmenin artması anlamına gelmektedir. Bu makalede de Sennett’in çalışmalarında aktör olarak öznenin, toplumsal kurumların ve sosyalliğin modernite tarafından nasıl dönüştürüldüğü incelenmektedir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2015 |
Gönderilme Tarihi | 13 Şubat 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2015 Sayı: 34 |
Selcuk University Journal of Faculty of Letters will start accepting articles for 2025 issues on Dergipark as of September 15, 2024.