Ülke sınırları içerisindeki toplumsal, sosyo-kültürel, iktisadi ve siyasal nedenlerden ötürü bireysel/kolektif yer değişimi olarak tanımlanan iç-göç hareketliliği, kentsel/bölgesel sorunsallıklar oluşturarak ulusal sürdürülebilirliği sekteye uğratmaktadır. Düzensiz ve denetimsiz gerçekleşen göç hareketliliği, nüfus dağılımının homojen yapı sergilememesine neden olarak, kentlerin yaşanabilir olma özelliklerini kaybetmelerine ve farklı kentsel sorunsallıkların (trafik, istihdam, kültürel erişilebilirlik vb. gibi) oluşmasına neden olmaktadır. Kentsel sorunsallıklar, kentsel/ulusal düzeyde inovasyon faaliyetlerinin artırılmasıyla engellenmektedir. Makale kapsamında, 2011-2018 yılları baz alınarak sosyal inovasyon göstergesi olarak ele alınan kentlerdeki sosyal hizmet alan kişi sayısının ve artımsal inovasyon göstergeleri olarak ele alınan kentlerin ihracat, girişimcilik ve günlük ortalama gelir düzeylerinin kentlerin verdikleri göç oranlarına dönemsel (kısa-uzun) mekânsal etkilerinin ortaya çıkarılması amaçlanmaktadır. Çalışma sonucunda, kentsel düzeyde göç hareketliliğindeki sorunsallıkların giderilebilmesi için sosyal inovasyon ve artımsal inovasyon faaliyetlerinin uygulanabilirlik seviyelerinin artırılmasının önemli olduğu belirlenmektedir.
İç-Göç Sosyal İnovasyon Artımsal İnovasyon Dinamik Mekânsal Panel Veri Analizi
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 17 Haziran 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: Cilt 11 Sayı 1 Sayı: Sayı 1 |