İnsanın, bedenin ölümünden sonra ebedî ve ölümsüz bir varlık olarak hayatını sürdürüp sürdürmediği sorunu, İslam düşünce ekolleri tarafından tartışılan merkezi konulardan biridir. Beden merkezli bir diriliş öğretisini savunan kelamî düşünce ile ruhanî diriliş ve mutluluğu esas alan felsefî düşünce arasındaki gerilimin, Esîrüddin Ebherî’nin (ö.663/1265[?]) eskatolojiye yönelik görüşleri üzerinde ne kadar tayin edici bir rol oynadığı önem arz etmektedir. Bu makalede insanî nefsin ölümsüzlüğünü, mutluluğunu, diriliş ve ma’dûmun iadesini, lezzet ve elemin mahiyeti gibi konuları Ebherî’nin perspektifnden analiz edeceğiz. Böylece İbn Sînâcı bir flozof olarak bilinen Ebherî’nin mezkûr bağlamda kendisine tevarüs eden birikim ve farklı bakış açılarını nasıl yorumladığını, hangi eleştirileri öne sürdüğünü felsef ansiklopedik eserlerinin tamamını dikkate alarak bütüncül bir bakış açısı ortaya koymuş olacağız
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | ARAŞTIRMA MAKALELERİ |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Aralık 2018 |
Gönderilme Tarihi | 2 Ekim 2018 |
Kabul Tarihi | 13 Aralık 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 9 Sayı: 21 |
Şırnak Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.