Geniş bir inceleme alanına sahip olan sözlük, yapısökümcü bir bakış açısıyla yapıt ve metin karşıtlığının bir parçası hâline getirilmiştir. Yapıt/metin karşıtlığı sözlüğün başka bir biçimde inceleme nesnesi hâline getirilmesine olanak sağlamıştır. Bir başvuru kaynağı olarak sözlük temelde yapıttır. Sözlüğün bir yapıt oluşu onun bir töz olduğunu ve bir bağlamda bulunmadığını gösterir. Ancak sözlük bir biçim olarak alıntılanıp metin hâline gelebilir. Burada metinsellik kavramı devreye girer. Metinselliğin devreye girişiyle birlikte metinlerarası ilişki başlar, çünkü yapısökümcü bir perspektifte dünyanın kendisi bir metindir ve her şey metinlerarasıdır. Bu doğrultuda etinlerarası ilişkinin başlamasıyla beraber sözlük yalnızca bir metin değil, bir ara-metin hâline gelerek metinlerarası ağın bir parçası olur. Böylece her sözlükbirim, birer töz olmaktan çıkıp biçime kavuşarak metinleşir. Bu çalışmada da söz konusu savdan hareketle sözlük ve metinlerarası ilişki tartışılmış ve sözlüğün bir biçim olarak alıntılanıp metinleşebileceği gösterilmeye çalışılmıştır. Bu bağlamda Mehmed Celâl’in dönemi için ilginç sayılabilecek metni Sevda Lügatî inceleme nesnesi hâline getirilmiş, sözlük-metin kavramından hareketle sözlüğün nasıl metinleşebileceği ortaya konulmaya çalışılmıştır.
Sözlük Metinlerarasılık anıştırma alıntı yanmetinsellik Mehmed Celal Sevda Lügati
With a deconstructive perspective, the dictionary, which encompasses a broad field of study, has been incorporated into the opposition between the work and the text. The contrast between work and text allowed the dictionary to become an object of study in a different way. The dictionary is primarily a work intended for reference purposes. The dictionary's status as a work demonstrates that it is a substance and does not exist in a context. Nevertheless, the dictionary can be cited as a form and transformed into text. The importance of textuality is emphasized here. Intertextuality begins with the prioritization of textuality because, from a deconstructive perspective, the world itself is a text and everything is intertextual. In this way, with the beginning of the intertextual relationship, the dictionary becomes not only a text but also an inter-text and a part of the intertextual network. By acquiring a form, each lexeme ceases to be a substance and becomes a text. In this study, based on the contested argument, the dictionary and its intertextual relationship are examined, and an attempt is made to demonstrate that the dictionary can be cited as a form and become a text. In this context, the text of Sevda Lügati, which can be considered interesting for the period of Mehmed Celal, has been made the subject of study, and an attempt has been made to demonstrate how the dictionary can be texted based on the dictionary-text concept.
Dictionary intertextuality allusion citation paratextuality Mehmed Celal Sevda Lügati
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Edebi Teori |
Bölüm | DİLBİLİM / ARAŞTIRMA MAKALELERİ |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2023 |
Gönderilme Tarihi | 7 Eylül 2023 |
Kabul Tarihi | 27 Ekim 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 8 Sayı: 3 |
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.