Ataerkillik ve geleneksel toplum yapısı erken
yaşta evlilikleri meşru hale getiren bir zihniyetin ürünüdür. Bu zihniyetin bir
ürünü olan erken evliliklerle birlikte kadın-erkek arasında eşit olmayan ilişkiler
ortaya çıkmakta ve kadına yönelik bakış açısından kaynaklı bu eşitsizlik daha
da artmaktadır. Özellikle erken evliliklere erkek çocuklarına nazaran daha çok
kız çocuklarının maruz kalması bu durumun en önemli göstergelerinden biridir.
Araştırma, erken evlilik yapan kadınların toplumsal cinsiyet algısını ele
almaktadır. Araştırmanın amacı, 18 yaşından küçük evlilik gerçekleştiren kadınların
ifadelerinden hareketle erken evliliğe ilişkin toplumsal cinsiyet rollerinin
nasıl kurgulandığını, evliliklerinde yaşadıkları zorlukları, evlilik
beklentilerini, rol paylaşımı sırasında yaşanan toplumsal cinsiyet
eşitsizliğinin neler olduğunu diğer bir deyişle toplumsal cinsiyet algısını
ortaya koymaktır. Buradan hareketle araştırma, Ağrı ilinde 15 kadın katılımcı
ile yarı-yapılandırılmış bir görüşme formu kullanılarak ve derinlemesine
görüşmeler yapılarak gerçekleştirilmiştir. Bu çerçevede araştırma erken evlilik
yapan kadınlara uygulanarak onların toplumsal cinsiyet rollerini ele alması
bakımından önem taşımaktadır. Araştırma sonucunda erken evliliklerle birlikte
kadına yönelik toplumsal cinsiyet eşitsizliği daha da artmakta ve cinsiyet
rolleri bakımından ikincil konuma düşmektedir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Sosyoloji |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Ağustos 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 1 Sayı: 47 |
Süleyman Demirel Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyal Bilimler Dergisi