Isparta Museum is an important city museum where the artefacts found in Pisidia Region are preserved. Among the artefacts of this museum which has a rich collection, oil lamps attract a significant group. Until now, the oil lamps of the museum were classified and partly studied. In this study, 10 samples with a heart relief on their noses are introduced. These lamps are evaluated as 3 subgroups: with circular form and without handle, circular form with handle and discus decoration and circular form with handle and without discus decoration. In addition to the general form structure, the details of decoration were accepted as a criteria to make a typology. There are undecorated examples among the lamps. In addition, there are examples of embossed schemas in the discus like the vine leaves and bunches of grapes emerging from a crater or splashed dolphins. These lamps were bought into the museum by buying or transferring from another museum. So that, there is not much data on the production sites. However, in light of the literature data, these candles were generally dated to the 2nd century.
Isparta Müzesi daha çok Pisidia
Bölgesi eserlerinin korunduğu önemli bir kent müzesidir. Zengin bir koleksiyona
sahip bu müzenin eserleri arasında yer alan kandiller önemli bir grup dikkat
çeker. Bugüne kadar ki çalışmalarda müzenin kandilleri sınıflandırılarak kısmen
de olsa çalışılmıştır. Bu çalışmada ise burun üzerinde kabartı kalp
uygulamasına sahip 10 adet örnek tanıtılmaktadır. Bu eserler 3 alt grup
şeklinde değerlendirilir: dairesel formlu
ve kulpsuz, dairesel formlu, kulplu ve diskusu bezemeli ve dairesel formlu, kulplu ve diskusu bezemesiz.
İrdelenen bu eserler arasında farklı bezeme şemalarına rastlandı. Tipolojide
genel form yapısının yanı sıra süsleme detayları da kriter olarak kabul
edilmiştir. İrdelenen kandiller arasında bezemesiz örnekler bulunmaktadır.
Bunun yanı sıra diskusunda içerisinden asma yaprakları ve üzüm salkımları çıkan
krater kabartmalı ya da sıçrayan yunus balığı gibi şemalara sahip örneklerde
vardır. Eserler satın alma ya da başka müzeden transfer şeklinde müzeye
kazandırılmışlardır. Bu nedenle buluntu alanları belirsizdir. Dolayısıyla
üretim yerleri üzerine fazla bir veri ortaya konamamıştır. Buna karşın
literatür verileri doğrultusunda bu kandillerin genel olarak 2. yüzyıla
tarihlendirildikleri anlaşılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Arkeoloji |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Ekim 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 2 Sayı: 47 - Ek Sayı |
Süleyman Demirel Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyal Bilimler Dergisi